Akciğer kanseri tedavisi (1)
Akciğer kanseri hastalığı ülkemizi ve tüm dünyayı ilgilendiren ortak bir sorundur. Sigara içme alışkanlığına bağlı olarak gelişen ve önlenmesi mümkün olan bu hastalık, ülkemizde yaklaşık 40 bin, dünyada da 1.5 milyon insanın 1 yıl içinde hastalanmasına ve hayatını kaybetmesine neden oluyor. Akciğer kanserinde uygulanan tedavilere rağmen yaşam süresinin uzatılmasında başarı sağlanamadı. Ankara Hacettepe Üniversitesi ile Edirne Trakya Üniversitesi'nde yapılan iki ayrı çalışmada; akciğer kanseri hastalarının teşhisten sonra ortalama 7 ay yaşadıklarını ortaya koydu. Bu 2 çalışma akciğer kanseri konusunda bazı konularda yetersiz kaldığımızı açıkça ortaya koyuyor.
YAŞAM KALİTESİ BOZULUYOR Akciğer kanseri hastalarında ortalama 7 aylık süre, hastaların tedavi edilmesiyle edilmemesi arasında fazlaca bir farkın olmadığını düşündürüyor. Hatta, tedavi edilen hastaların uygulanan onkolojik tedavilerin komplikasyonlarından dolayı daha erken hayatlarını kaybettiklerini söylemek mümkün. Akciğer kanseri tedavisinde uygulanan kemo-radyoterapi, hastaların kemik iliğinde baskılanma sonucunda; bağışıklık sisteminde çökmeye ve ortaya çıkan enfeksiyonlarla hastaların çoğunun yaşam kalitesinin bozulmasına ve yaşam süresinin kısalmasına neden oluyor. Almanya'da Dr. Lutz Freitag tarafından yapılan çalışmada; ileri evre akciğer kanseri hastalarının yüzde 95'inin 24 aylık bir süre sonunda dahi hayatta kaldıklarını gösteriyor. İleri evre akciğer kanseri hastalarında kemo-radyoterapi yetersiz kalmaktadır. Akciğer kanseri hastalarının çoğunda ölüm nedeni soluk borusunda tümörün neden olduğu tıkanıklıktır. Bu tıkanıklık iyileştirilemeyen enfeksiyonlar ve solunum yetmezliği nedeniyle hastaların kaybedilmesine yol açmaktadır.