Selma Hanım'ın uyguladığı tedavi sonucunda Ahmet kendine gelir. Sevdiği adam için endişelenen Yasemin, Kıbrısçık Sağlık Ocağı'nı arayarak Kiraz Hemşire ile konuşur. Ahmet'in kendine geldiğini öğrenen genç kadın, çok mutlu olur. Necdet, karısıyla yakınlaşmayı ummuş, ancak yine ayrı odada kalmıştır.
Bolu'daki hastanede gözlerini açan Ahmet, başucunda annesini bulmuştur. Selma Hanım ve Ayla, genç adamın başından bir saniye bile ayrılmaz.
Genç kaymakamın tek isteği, bir an evvel Kıbrısçık'a dönmek ve çalışmaya başlamaktır. Ayla, ilçedeki salgının kontrol altına alındığını söyler.
Ahmet, yanında iki doktor olduğu için kendini rahat hissetmektedir. İlçede kendine ve doktorlara ihtiyaç olduğunu düşünmektedir.
Sevdiği adamın iyileştiğini öğrenen Yasemin, Necdet'le birlikte İstanbul'a dönmeye karar verir. Necdet, yola çıkmak için hazırlanmıştır. Rüya ile konuştuklarını anlatır.
Kocasının konuşmalarından küçük kıza hediye aldığını anlayan Yasemin, Necdet'e Rüya'yı çok şımarttığı için kızar. Necdet mahçup olmuştur.
Rüya'yı her zaman kendi kızı gibi benimseyen Necdet, onu mutlu etmek için elinden geleni yapmaktadır. Küçük kıza sadece bir ayıcık aldığını söyler.
Işık, Defne, Deniz ve Harun, kamp yapacakları yere varmıştır. Erkekler çadırları kurmaya uğraşırken, kızlar doğanın keyfini çıkarmaya ve eğlenmeye başlamıştır.
Işık, yeni fotoğraf makinesiyle ilginç kareler yakalamaya çalışırken, Defne ona poz verir.
Güneşin altında çadırlarla uğraşan Deniz, işini bırakır ve Harun'un yanına gelir. Ortada bir adaletsizlik olduğunu düşünür.
Defne ve Işık, Deniz'in ani çıkışına şaşırır. Bunun üzerine Deniz'e kek tabağını kırdığını hatırlatır ve kadın işlerinden anlamadığını söylerler.
Eşitlik yanlısı olduğunu savunan Deniz, kızlardan çadırlarını kurmalarını ister. En azından denemeleri gerektiğini düşünür.
Defne ve Işık, bu lafın altında kalmaz ve hemen işe koyulur. Deniz ve Harun, gülerek onları izler.
Yasemin ve Necdet, İstanbul'a doğru yola çıkar. Necdet, sevdiği kadınla baş başa yolculuk etmekten büyük keyif alır. Yasemin, onu izlemektedir.
Genç kadın, kocasının otomobil sürüşünü seyreder. Necdet'e çok ciddi göründüğünü söyleyerek takılır. Necdet, ona gülümser.
Fotoğraf çekmeyi çok seven Işık, doğanın güzelliğinden etkilenmiştir.
Genç kızın yanına gelen Harun, Yaşar'la görüşüp görüşmediğini sorar. Işık, arkadaşına yalan söyler.
Işık'ın doğruyu söylemediğini anlayan Harun, bir anda öfkelenir. Çocukluk arkadaşının kırıldığını düşünen Işık, onun gönlünü almaya çalışır.
Çalı çırpı toplamaya çıkan Defne ve Deniz, güneşin batışını izlemek için durur. Deniz, ilk tanıştıkları günü anlatır.
Genç adamın kendiyle ilgili her ayrıntıyı hatırladığını anlayan Defne, Deniz'e aşık olduğunu düşünür.