Taksitle anne haybeden evlat
Artık değişsin bazı cümleler... Her zaman duyulan sıradan öğütler... Ne demekmiş "Anne olmadan anneliği anlayamazsın..." Aslındainsanın,henüzevlatikenannesinianlamasıgerekir. Çünküanneolduktansonra,artıkbazışeyleriçinçokgeçtir... "Çocuğum dünyaya geldi, anne-babamı daha iyi anlamaya başladım" sözü boş boğazlığın eseridir. Ama "Kimse beni anlamadı" demek yerine anlatmak da gerekir...
***
İşte 3 gün sonra Anneler Günü. Ne anladık biz bu durumdan? Annemize 12 taksitle tek taş pırlanta yüzük alabileceğimizi... Kendimize bir şeyler alırken, yanında annemize de seçeceğimiz hediyenin yarı fiyatına geleceğini... Annelerimizinayağınınaltındakicennete,kredikartıilerezervasyonyaptırabileceğimizi... Anneler Günü'nün ne kadar saçma olduğunu hepimiz kabul ettik. Ama bu günü reddetmek, töre cinayetlerini önlemekten zor! Mayıs'ın ikinci pazarı, kolaysa annenize bir hediye vermeyin. Ne vicdan susar, ne de annenizin içli bakışları! Biz de mecburen Anneler Günü'nü kutlar, bulabileceğimiz en uygun fiyatlı hediye ile bu günü kurtarmaya çalışırız. YaniAnnelerGünü'ndenvazgeçemeyiz,amaonudahaanlamlıbirhaledegetiremeyiz. "Ananıdaalgit"sloganınıezberlerizde,analıkdeğerlerimizibirilerialmış,gitmişbilemeyiz...
***
Sonuçta karısıyla kavga eden adamın bir buket çiçekle af dilemesi ne kadar sıradansa, Anneler Günü'nü yaldızlı bir paket hediye ile kutlamak da o kadar yaratıcılıktan yoksundur. Anneleri anlamak işte böyle zorlaşır.. Çünkü anneler gününün hediyesi, aslında esnafa gider. Her evladın yaptığı, sadece ekonominin annesinin gününü kutlamaktır. Bunarağmen12taksitlepırlantasatanomüthişfirmalar,bunlarınkarınımeselaŞehitAnaları'navermeyidüşünmez. Anneler Günü'nü, evladı elinden kayıp rögar çukurunda, gözünün önünde ölen anaya bir destek günü yapmayı nedense kimse akıl edemez. Hasta çocuğu için kara kara düşünen, cebinde tek kuruşu olmayan analara hiç değilse bugünde, maddi rahatlık sağlamak insanların işine gelmez. "Anneler Günü saçma" der dururuz ama mecburen annemize uygun bir hediye buluruz. Annelerimiz de bu armağanın zoraki olduğunu bilir, yine de çok mutlu olmuş gibi sevinir. Bu devran böyle gider, esnaf da Babalar Günü'ne kadar idare eder...