Son günlerde Eurovision heyecanı yaşayan Kenan Doğulu, 'Aşık olduğunda 'youtube' gibi neşeleniyor. Hayal kırıklığı yaşadığı zaman ise google gibi her şeyi bilip eleştirel bakmaya başlıyor.
Eurovision Şarkı Yarışması'na katılarak kariyerinin en özverili adımını atan ünlü sanatçı Kenan Doğulu, 10 ve 12 Mayıs'ta Finlandiya'da büyük bir sınav verecek. 'Shake It Up Shekerim' şarkısı ve hazırladığı sahne şovu ile "Kupayı kaldıracağım" diyen yakışıklı sanatçı, kendine güveni tam olsa da yapılan her eleştiriyi büyük bir sabırla dinliyor. Doğulu, iş aşka gelince neşeleniyor. "Aşık olduğumda youtube gibi olurum, gözüm hiçbir şey görmez" diyen Doğulu, hayal kırıklığı sonrasında yaşadıklarını ise şöyle açıklıyor: "Hayal kırıklıklarında google'laşıyorum. Öğretmen gibi her şeyi biliyormuşum gibi geliyor. Hayata eleştirel ve ciddi bakıyorum." Şu sıralar Helsinki'de olan ve son hazırlıklarını yapan Kenan Doğulu'nun Marie Claire dergisine verdiği samimi röportajı.
* Eurovision'u düşünündükçe siz de heyecanlanıyor musunuz? Heyecanlanmamak elde değil. Katıldığım en büyük canlı televizyon şovunda, üç dakika boyunca dünyanın çeşitli yerlerindeki insanlarla iletişim kuracağım. Bu hayal edilmesi güç bir fırsat. Şarkıların puanlanarak yarıştırılması fikri bana çok hoş gelmiyor. Bu olaya 'Kültürlerin, evrensel lisan müzikle müthiş bir sosyal paylaşım fırsatı bulması' gözüyle bakmak istiyorum.
YUNANLILAR'A SEMPATİM VAR
* Önemli rakipleriniz var mı? Tüm rakiplerimi önemsiyorum. Eurovision'da kimin kazanacağı belli olmadığı için herkese potansiyel lider gözüyle bakıyorum. Ama elbette kendimi zirvede hayal ediyorum.
* Yunanistan'ın şarkısı konusunda bir tatsızlık çıkmıştı. "Şansa bak, onca şarkı yaptık bu böyle çıktı" dediniz mi? Demez olur muyum! Milyonlarca kelime içinden iki ayrı besteci, aynı yarışma için şarkısının nakaratında aynı lafı kullanıyor. Üstelik de bu iki besteci, bazı hassas esprilerin yaşandığı iki toplumun birer üyesi. En son isteyeceğim şeylerden biri Yunanistan'la gerginlik yaşamak olurdu. Üstelik şahsi sempatim var Yunanlılar'a. Los Angeles'taki en yakın arkadaşım Yunanlı mesela. Yaşamdan zevk alışları, espri anlayışları bizimle aynı.
* Ne gibi hazırlıklar yapıyorsunuz? Sahne şovunuzu nasıl hayal ediyorsunuz? Yüzlerce dansçı arasından sahnede bana eşlik edecek olan vokalist dansçıları seçtik ve şu anda provaları yapıyoruz. Bir de Avrupa turnesi ve Promo Tour'u bir araya getirip PR çalışmalarına başladık. Esas önemli süreç şimdi başlıyor. Çünkü Helsinki'de dünya basınıyla buluşulacak.
* Tanıtım şekli sanatçının insiyatifinde ve tanıtım için yapılan tüm masraflar da sanatçıya ait. Bu zorlayıcı bir etken olmadı mı? Maddi ve manevi olarak büyük bir yük altına girdim. Yapılması gerekenleri elimizden geldiğince yapıyoruz.
BU ÜLKEYE ÇOK ŞEY BORÇLUYUM
* Eurovision'a katılmak çok cesur bir karar değil mi? Kendinizden çok mu eminsiniz yoksa başarısız olma ihtimali sizi durduramaz mı? Bu ülkeye çok şey borçluyum. Beni bu millet bağrına bastı. Böyle bir görevi reddedemezdim ve etmedim de. Daha en güzel bestelerimi yapmadım. Eurovision başım da değil, sonum da...
* Başarısızlık sizi yaralamaz mı? Kötü bir sonuç hayranlarımı etkilemez. Zaten öyle bir şey aklımdan dahi geçmiyor.
* Egonuzla aranız nasıl? Eleştiriye açık mısınız? Etrafındakilerin ne düşüneceğini fazlaca takan biriyim. Eleştiriye açık olduğumu söylemeliyim. Hiç tanımadığım insanların eleştirilerini de sabırla dinlerim. Böyle eleştiriye ve genele açık bir iş yaptığınızda herkes dayısı zannetmeye başlıyor sizi. Ama gocunmuyorum hatta hoşlanıyorum bazen. İnsan sevmediğine ya da sahip çıkmadığına boşuna nefes tüketmez. 'Egolayzır' var bende. Büyük bir sorun yaşamıyorum. 'Egoland'in oyuncağı olmam.
* Kırıldığınız zaman kendinizi iyileştirmeyi bilir misiniz? Hiçbir yarayı tamamen bünyemden atamıyorum. Hepsi biraz doku götürüyor benden.
* Hayata karşı duruşunuz nasıl? hayattan neler bekliyorsunuz? İyi niyet, sevgi ve aşk üzerine kurulu bir dünyam var. beklentim de bu gerçek dışı görünen tablomun devam etmesi. Bunlar beraberinde tüm güzellikleri getiriyor.
* Zor zamanlarınızda yanınızda kim olsun istersiniz? Zor zamanın efendisi kesinlikle annemdir. Allah başımızdan eksik etmesin, çok seviyorum annemi.
* Yaşınız ilerledikçe kişiliğiniz ne yönde ve şekilde gelişti? Artık neyi asla kabul etmezsiniz? Ruhumu ve kişiliğimi hızla geliştirmenin yollarına bakıyorum. Farkındayım, şimdi ve buradayım. Artık 'asla kabul etmem' gibi şeyler yok. İhtimal ve seçenekler ahengi artırıyor.
* Sizce doğru ilişki nedir? İlişki uzmanları gibi konuşamam. Ama herkesin kendi doğrusunu, iyi seçtiği bir eşle bulabileceğini düşünüyorum. Doğru insan önemli.
* Aşkı kapılarınızı rahat rahat açabiliyor musunuz? Korkusuzca sevip bunu dile getirebiliyor musunuz? Aşık olduğum zaman en güzel mevsimimi yaşıyorum. Youtube gibi olup neşeleniyorum. Gözüm hiçbir şey görmüyor. Tüm dünyam o oluyor. Hayal kırıklıklarında google'laşıyorum. Öğretmen gibi davranıyorum. Her şeyi biliyormuşum gibi geliyor. Hayata eleştirel ve ciddi bakıyorum. Daha tatsız giyiniyorum. Aşksa hep olsun. Kolayca cesaretlenemiyorum. Benimle olmanın zorluklarını birine yüklemeye niyetlenmeden önce 'acaba onun için de hayırlı mıdır?' diye düşünüyorum. Belki kendimden de daha çok onu düşünüyorum.
KENDİME YALAN SÖYLERİM
* Biten bitmiş, eski sevgili geride mi kalmıştır sizin için? Benim için hayatıma giren insan çok özeldir. Dün prensestin, bugün emekli oldun, olmaz. Gerekirse kendime yalan söyler yine gözümden düşürmem özelimi. Laf da söyletmem. Hayatımdan da çıkartmak istemem sanki hiç olmamışçasına... Ölene kadar korumak isterim ve de tabii ki korunmak.