Hatırla Sevgili-108
Senaryo: Nilgün Öneş, Şebnem, Çıtak, Aylin Alıberen Yönetmen: Faruk Teber Oyuncular: Beren Saat (Yasemin), Cansel Elçin (Ahmet), Okan Yalabık (Necdet), Avni Yalçın, Engin Şenkan, Lale Mansur, Ayda Aksel, Hüseyin Avni Danyal, Nergis Öztürk, Meltem Parlak, Turgay Aydın
Ahmet Kıbrısçık'a döndükten sonra herkes bir süreliğine kendi hayatına çekilmiştir. İki eski sevgili günlüklerinde birbirlerine duydukları aşkı anlatmaya devam eder. Keriman Hanım, kazadan sonra iyileşme dönemine girer. Yasemin, bir sabah sancıyla uyanır. Doğum zamanının geldiğini anlamıştır.
Necdet, otomobilin kapısını açmaya fırsat bulamadan Yasemin'in yanına koşar. Yasemin, çığlıklarına engel olamaz, çok acı çekmektedir.
Necdet, anahtarları Lale'ye verir. Lale, kapıyı açıp otomobile biner. Necdet, Yasemin'i zorlukla kardeşinin yanına oturtur. Hepsi paniklemiştir.
Sancılarının sıklığı giderek artan Yasemin, acıdan kendini kaybetmiştir. Hiç durmadan çığlık atan genç kadını tutmak imkansızdır.
Telaştan eli ayağına karışan Necdet, anahtarı yerine sokmayı bile başaramaz. Her gün kullandığı arabayı bir türlü çalıştıramaz.
Allahım yardım et. Haberi alan iki aile de hastaneye koşar. Yasemin'in doğumhaneden yükselen çığlıkları Nezahat Hanım'ın içini parçalar. Doğumhaneden gelen seslerden Yasemin'in çok acı çektiğini anlayan Necdet, üzüntüden kendini kaybeder.
Herkese bir ömür gibi gelen saatlerin arkasından, doğumhaneden çıkan doktor ailelere müjdeli haberi verir.
Bir kızı olduğunu duyan Necdet, ne yapacağını şaşırır. Elleri havada öylece kalır. Şaşkın şaşkın etrafına bakmaktadır.
Yasemin, doğumhaneden odasına alınır. Bütün aile, onları kutlamak için odaya gelmiştir. Necdet, olanları uzaktan izlemektedir.
Allahım ne kadar küçük. Hemşire, bebeği odaya getirdiğinde Necdet'in heyecandan dili tutulur. Bebeğe karşıdan bakar ancak yaklaşamaz.
Bebeği önce Dilşat Hanım kucağına alır. Dikkatlice Lale'ye verir. Odayı bir sevinç ve mutluluk dalgası sarmış gibidir. Herkes heyecanla bebeği incelemektedir.
Çok küçük, ben tutamam. Nezahat Hanım, torununu odanın bir kenarında onları izleyen Necdet'in yanına götürür. Necdet, çok telaşlıdır ve bebeği kucağına almaya çekinir.
Yasemin, huzurlu bir gülümsemeyle kızına ve babasına bakmaktadır. Aklına aylar önce yaşadıkları gelir. Minik kızının her şeye değdiğini düşünür.
Necdet, küçük kıza büyülenmiş gibi bakmaktadır. 'Baba' olmanın ne kadar özel bir şey olduğunu anlar.
Minik kız, babasının baş parmağını yakalar ve tutar. Necdet, sevinçten çılgına dönmüştür. Mehmet, bebeğin isminin ne olacağını sorar.
Yasemin, bebeğe isimini Necdet'in koymasını ister. Necdet, minik kızına bakarken rüya gibi bir şey olduğunu söyler ve o anda bebeğin ismine karar verir.
Yasemin, Necdet ve minik kızları Rüya, ailece ilk pozlarını Işık'ın objektifine verir.
|