Okur-yazar Okur:'Trafikcanavarıvekadın' başlıklı yazınız için size çok teşekkür ederim. İnanın ki, uzun zamandır okuduğum en keyifli yazılardan birisiydi. Böyle uyarılarınızı daha sık yapın ki, kadınlarımız biraz daha dikkatli olsun. İsim:ÇetinÖztoprak. Yazar: Sevgili Çetin Bey... Biliyorsunuz ki, bu köşeden devamlı 'uyarıateşi!' yapıyorum. Ama ne hikmettir ki, attığımız mermi gelip kendi kıçımızı vuruyor. Yazmak bizden, takdir Allah'tan, anlayıp anlamama ise kadınlardan. Okur: Kadınlar kadar başınıza taş düşer inşallah. Kadına bir çift güzel söz söylediğinizde bizler mutlu oluyoruz. Çoğu zaman söylediğiniz bu sözlerin yalan olduğunu bilsek bile. Yazar: Bir kadın okuyucu olarak yine taşladınız bizi! Başımıza taş düşse iyi, bir de attığınız taşın altında kalıp eziliyoruz. Türk kadını göbeklenmişsebununsuçubizdemi?Kadın, altıkapılıgardırop gibi olmuş, 'Ah canımmm! Son zamanlarda ne kadar da zayıfladın. İkikapılıgardırop gibisin maşallah!' dememiz mi gerekiyor? Hadi diyelim ki adam, sevdiği kadına bu yalanları söyledi. Bu sözler kadının gerçekten hoşuna mı gidiyor? Oysa ki, seven erkek gerçekleri kadına söylemeli. Ne demeli? 'Bak aşkım! Seni sevdiğim için söylüyorum; ama kendini düşünmüyorsan bari geleceğimizi düşün. Elinden geleni yap ve fil gibi yemeyi bir kenara bırak!' Okur: Yazılarınız muhteşem. Erkeklerin sesi oldunuz! Yazar: Beni hiç boşuna gaza getirmeyin. Erkek milletinin sesi olabilirim; ama hemcinslerime hayatta güvenmem! Yeri geldiği zaman veriyorsunuz gazı, sonra da çekilip kenarda duruyorsunuz. Bir kadın gördüğünüzde ise çoğunuzun yağı eğiriyor. En azından beni satan hemcinslerimden öyle biliyorum. Okur:'Akordubozukerkekler' başlıklı yazınızı okudum. FazılSay'ı eleştirmişsiniz. Sana ne el alemin aşkından? Ağrısı seni mi tuttu? Herkes yaşadığı ilişkide özgürdür. Yazar: Vallahi doğru! Bana ne? El alemin şeyi bana mı kaldı? Herkes kendi şeyini yaşamakta özgür; ama yaşanan şey milletin gözü önünde anlamsız bir şekilde cereyan ediyorsa, bazen beni geriyor. Nasıl mı geriyor? Eğer kırk küsur yaşını geçmiş bir adam, o zamana kadar paraharcamasını bilmiyorsa; nasıl giyinmesigerektiğini bilmiyorsa; bir baltayasap olmuş ama sapabalta olamamışsa; o zaman el alemin aşkı değil ama ilişkisi beni geriyor. Hatta ağrısı beni tutuyor. O zaman hem başım ağrıyor, hem de midem bulanıyor. Okur:'Tokatçıgeldihanııım' başlıklı yazınıza katılıyorum. Bir bayan olarak her zaman şuna inanırım: Erkek dediğin biraz maço ve sözününeri olmalı. Günümüzde nerede o delikanlı erkekler? Erkekler bu devirde olsa olsa ancak nankörkedi olur. Yazar: Ben de size katılıyorum. Erkek milletinin çoğu bu devirde olmuş 'PısırıkRemzi!' Halbuki kadının istediği erkek tipi ise 'PalaRemzi!' O nedenle kedilere lütfen hakaret etmeyelim. Nankör kedinin bile 'Pala'sı vardır. Okur:'Kuaförler' ile ilgili yazdığınız yazıyı okudum. Siz küçükken acaba topunuz bahçeye mi kaçtı? Yazar: Size ne desem bilmem ki! Bir çocuk olsaydım -kideğilim-, yaptığınız bu ince espriyi anlamamış olmam gerekirdi. Demek ki, topumuz hiçbir evin bahçesine kaçmamış. Topumuz olduğu yerde duruyor! Ama şu gerçeği siz de biliyorsunuz ki, yazdığım şeyler baştan sona doğruydu. Keşke kuaför milletinin yaşamı benim yazdığının tam tersi olsaydı. Yine de siz dua edin, bildiğim şeylerin çoğunu yazmadım. Ve bir türkü sözüyle yazımızı noktalayalım: "Sugelirgümbürgümbür,geldeyarbenigüldür!"