Sami Yen'de tek kale maç Galatasaray belki de son haftalardaki kalesinde en az tehlike yaşadığı maçı oynadı dün akşam. Rakip 1 hafta önce Trabzonspor'a 3 gol atan Gençlerbirliği'ydi. Ancak Galatasaray'ın organize atakları ve hücum zenginliği sonunda Gençlerbirliği oyuncuları rakibi kovalamaktan kendi futbollarını oynamaya vakit bulamadılar. Çünkü Gençlerbirliği sahaya tek bir felsefeyle çıkmıştı. Sadece rakibi durdurmak. Başkent ekibi futbolun ofansif yönünü düşünmeyince Galatasaray aldı sazı eline. Bir sağdan bir soldan gelen kanat bindirmeleri ve daha ilk yarıda kaçan üst üste 5 pozisyon. İkinci yarıda Gençlerbirliği tam oyunda dengeyi sağladığını sandığı anda kalesinde golü görüverdi. Dün geceki Galatasaray'ın galibiyeti futbolu sadece rakibi bozarak oynamayı düşünen takımlara bir ders niteliğindeydi. Gönül isterdi ki Gençlerbirliği biraz da gol atmayı düşünseydi. Ancak futbolun adaleti işte burada: Sen istediğin kadar 0-0'ı düşünerek oyna, futbolun adaleti elinde sonunda seni cezalandırıyor. Dün de futbolun adaleti Galatasaray'ın kazanmasıydı ve öyle oldu. Bu arada HakanŞükür'e de ayrı bir paragraf açmak lazım. İliç'in yerine oyuna giren Kral, hemen kalitesini gösterdi ve topla ilk buluştuğu anda takımını öne geçiren golü filelere gönderdi. Bu da bir kez daha gösterdi ki, HakanŞükür bu takıma her zaman lazım. Teknik Direktör Gerets de bu gerçeği kabul edip, oyun planını ve ilk onbirini ona göre belirlemeli. Aksi takdirde önümüzdeki haftalarda şans bu kadar yüzüne gülmeyebilir.