Piyasaya düşen sürpriz haberler ve etkileri Dün piyasalar için sürprizlerle dolu bir gün oldu. Sürpriz dediğimizde akla güzel şeyler gelse de sayın Başbakanımızın hastaneye kaldırıldığı haberi geldiğinde piyasalar kısa süreli bir dalgalanma yaşadı fakat uzun sürmedi. Sayın Başbakanımıza geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Almanya'da üretime ilişkin endeks verileri açıklandığında, Almanya'nın Zewendeksi sürpriz bir düşüş yaparak 1993 yılından bu yana ulaştığı en düşük seviyeye geriledi. Avrupa borsalarında hızlı düşüşler olsa da, bizim piyasamız başlangıçta bundan pek fazla etkilenmedi. Saat 15:30' da ABD'de Eylül ayı üretici fiyatları endeksi (ÜFE) açıklandı. Yüzde0.7 düşüş beklenirken, tahminlerin çok üzerinde bir düşüş yaşandı ve ÜFE eksi yüzde1.3 olarak açıklandı. Aslında küresel faiz oranları ve bizler için sevindirici bir haberdi. Bu veriler sonrasında artık FED'in yapacağı son toplantıda da faiz artırımı olmayacağı konusu netleşti. Fakat bu haber ABD için pek olumlu algılanmadı ve bu yazının yazıldığı sırada DowJones endeksi yüzde0.76, Nasdaq endeksi de yüzde1.56 oranında düşüşteydi. Neden ABD borsaları bu ÜFE rakamına bu kadar negatif tepki verdiler? Görünen o ki; enflasyonda beklenenden çok daha sert düşüş bir anda ABD ekonomisinin beklenenden daha hızlı soğuyacağına dair bir sinyal olarak algılandı. Eğer bu sinyaller ileriki günlerde artmaya başlarsa, son birkaç haftadır güçlü ralliler yapmış olan DowJones endeksinde yeni gerilemeler görebiliriz. Bu tür bir durumda bizim piyasalarımız da etkilenebilir. Fakat şu an borsamız bir geri çekilme yaşasa da daha önceki sert düşüşlere benzer düşüş olasılığı hala yüksek değil. Son bir haftadır alım yönünde davranan yabancıların alımlarının hızı kesilebilir ve endeksin 37.850 ile 38.500 aralığında dalgalandığını görebiliriz. Kurumsalyönetimilkeleri Dün yatırımcıları ilgilendiren çok önemli bir toplantı vardı. Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD) Genel Sekreteri AngelGurria ve SPK Başkanı Doç. Dr. DoğanCansızlar'ın katılımıyla düzenlenen ortak basın toplantısında, OECD raporunun sonuçları ve kurumsal yönetime ilişkin Türkiye'nin gelecekte izlemesi gereken yol haritasına ilişkin görüşler aktarıldı. SPK bu konuda üç yıldır çalışıyor. Türkiye'deKurumsalYönetim:PilotÇalışma, başlığı OECD'ye üye bir ülkede yapılmış ilk olma özelliğini taşıyor. Bunun ayrıntılarını ve yatırımcıya neler getireceğini bu hafta Para dergisinde anlatacağım. Ayrıca çok önemli olan bu konuya ileriki yazılarımda da değineceğim. Kurumsal yönetim gelişmedikçe sermaye piyasalarının veya yatırımcı haklarının gelişmesi mümkün olmaz.