İzmir torba!
2007 Avrupa Şampiyonası kura çekiminde FİBA Avrupa bize tam bir İzmir torba işi yapmış. Hani sahtekarların kullandığı şu meşhur çift gözlü torba. Elini daldırırsın, göz boyamak için sallarsın iyice, saklı gözden istediğini çekersin. Bu hassas günlerde, hem de bizim adamımız aralarındayken(!), ketempereye gelmek çok koyuyor doğrusu. 1.torbadayız... İspanya ve Yunanistan ile grupta eşleşmeyeceğiz derken Cuma günü İspanya'da yapılacak kura çekimi için, el çabukluğu marifetiyle torbaların yapısını değiştiren FIBA, Almanya'yı 1., Rusya'yı da 2. torbaya yükselterek, Türkiye'yi 3. torbaya gönderdi. Bu da yetmiyormuş gibi turnuvanın formatını da değiştiren FIBA, 1999'da Fransa'da uygulanan modele geri döndü. Buna göre 4'erli gruplarda ilk 3'e giren takımlar, ikinci turda 6'şar takımlı iki grupta mücadele edecek. İlk 4'e girenler de çapraz eşleşme ile eleme usulü oynayacaklar. Bizi devre dışı bırakmak için yapılmış yeni usule göre 2.torbadaki Litvanya, Rusya, İtalya ve Sırbistan'dan biri de bize düşecek ilk grup maçlarında. Yunanistan'ın başkanlığındaki FİBA Avrupa tarafından böyle vahim bir oyuna getirilme ortadayken ve de buna kıyametleri koparmak gerekirken, bizim Federasyon Başkanımız "Birinci torbadan katılmanın prestiji ve güzelliği dışında açıkçası çok da büyük bir farkı yok" diyebilecek kadar naif ya da bizleri çok aptal sanıyor. Demirel'in üç başkan yardımcısından biri olmakla övündüğü FİBA Avrupa içerisinde esamesi okunmadığı ortada, ama bu ihanetle eşdeğer kararda işbirliği içinde olmadığını daha iyi bir açıklaması gerek bizlere diye düşünüyorum. Sadece prestij kaybı bile olsa... Neden 2 sınıf birden düşüyoruz? Siz oradayken neden Türkiye prestij kaybediyor? Cuma günü kura çekimi sonrası aynı Başkan "zor gruba düştük" diye ağlamaya, Eylül'deki Avrupa Şampiyonası için mazeretleri sıralamaya başlıyacaktır. Mazeretlerini mazeret bulma adına torba işine göz yumduğuna inanmak istemiyorum ama ben timsah gözyaşları dökülen bu filmi çok gördüm ve Cuma'nın gelişini Salı'dan sizlerle paylaşmak istedim.