Kangren ilişkiler
Bir insan neden acı çeker? Neden bir şeylerin yolunda gitmeyeceğini bile bile ona katlanır? Her şeyden önemlisi; neden nefretettiğinden vazgeçemez? Ve bunun gibi uzayıp giden bir sürü saçma sapan sorular zinciri. Aslına bakarsanız zavallı insanlarız. Bitmesini isteyip ama bir türlü bitiremediğimiz ilişkiler, aklıma geliyor hep nedense. Ben buna "Kangrenolmuşilişkiler" diyorum. Gün be gün duyguların mosmor oluyor. Bazı gün ise yaşadığın ana lanetler okuyorsun. Kimi zamanda yaptığın aptallığa bir kulp bulmaya çalışıyorsun. Amasonuç Yine aynı yazgı, yine aynı çizgi. Ne o ilişkini bitirebiliyorsun ne de o ilişkini sürdürebiliyorsun. Neden mi bahsediyorum? Birçoğunuz anlamıştır herhalde. Bir dönem sevdiğiniz adamı ya da kadını terketmeniz gerekirken, terkedemeyişinizden bahsediyorum Ne seninle ne de sensiz olabilen ilişkinizden. Yani ikikişilikyalnızlığınızdan bahsediyorum. Bugünlerde çevremdeki çiftlere bakıp duruyorum. Bu insanların bazısı evli, bazısı sevgili. Tövbe billah yaşadıkları ilişkileri anlamış değilim. Birbirlerinden nefret ettikleri o kadar çok aşikar ki. Adeta birbirlerine lafsokmayarışı düzenlemişler sanki. Ama yine de birlikteler. "Bu nasıl bir sevgi?" "Bu nasıl birbirinin içine girmişlik?" "Bu nasıl bir bencilliktir?" diye düşündüm çoğu zaman. Anlam veremedim yine çoğu zaman. Neden mi? Anlam vermek için deli olmak gerekiyor da ondan. Sevgi ve saygı bitmiş; ama kırık dökük kalplerin zamklı bir hali kalmış orta yerde. Halbuki yanlış. Kangren olmuş bir kolun ya da bacağın kesilmesi gerekirdi oysa ki... Ama nedense kesilemiyor. Çünkü duygularbiretparçası değil. Böyle olunca da "Kangrenolmuşilişkiler" yaşamımızın bir parçası oluyor. Mosmor olan bedenimiz değil ki zaten duygularımız. Boşverin canım siz beni. Nasıl olsa kim görüyor ki kalbinizin acısını kendinizden başka.