Bırakın Hakan'ı Arda'ya bakın!
Maç öncesi eleştiriler tüylerimi diken diken etti. Neymiş efendim; -Hakan Şükür olmasaymış Ümit Kıran o golleri atamazmış! Bunun adı; Hakan Şükür yalakalığıdır. Bunun adı; Ümit Karan'a saygısızlığın ötesinde hakarettir. Bu satırların yazarı Hakan Şükür'e kötü golcü demiyor ki. Şunu diyor: Hakan Şükür hep grip (iğneyle oynadı) hem ayak parmağı kırık. Hem de formsuz. O zaman bu kadar önemli maçta oynama be birader. Kendini seviyorsan, Galatasaray'ı seviyorsan bir maçta kenara çekil ne olur? Elbette; Konya maçını bu gözle izledim. İki şeye dikkat ettim; 1-Acaba dedim ben mi abartıyorum. Hakan Şükür'ü eleştirirken mantık gözünü kapatım duygusal mı bakıyorum. Duygusal lafımı etmem şundandır: Genç oyunculara daha çok sahiplenme tutkusu. Yoksa Hakan Şükür'e ne duygu bağım olsun ki. (Hasan Kabze saha da olsaydı, Galatasaray'ın futbolunda ki hücum organizasyonlarına daha çok zenginlik katılırdı.) 2-Galatasaray'ın yediği gollerde hep ön plana çıkan ThomasSong ikilisi ne yapacaklar. Yaptılarda; Çarpışan arabalara döndüler. Birbirlerini bile sakatladılar (Eğer; Konya golcüleri biraz becerikli olsalardı ilk yarıda en az üç gol atarlardı. İkinci yarı da 3-1'den maç verdiler.) Şu gerçeği yazmazsak mesleğime ihanet olurum. Ayrıca; Hasan Şaş'ın kazanma arzusuna ve Sabri Sarıoğlu ile Arda Turan'ın yükselen futbol değerine. Ama; İçlerinde Arda öyle bir büyük yetenek ki. Attığı golü Türkiye'de atacak başka golcü yok! Bu üçlü Galatasaray'ı sırtında taşıyorlar. Bravo! İlk 45 dakika da hakem Vedat Yüksel'in yorumu ön plana çıktı. Özellikle sarı kartta çifte standart yaptı. Arkadan çeken Arda Turan'a sarı kart çıkarmadı. Sonra elle oynadı diye sarı gösterdi. Hakem doğru yorum yapsa Arda 40.dakikadan sonra yoktu. Hasan Şaş'a gösterdiği sarı kart doğru. (Omuz şarjı normaldi. Penaltı olmaz ki!..) Bu yarı da Eder'in golü bir harikaydı. Gol sevincinde asla abartı yoktu. Sarı kart hakeme hatasıdır. O harika gole sevinmeyeceksin de ne yapacaksın! Konya'da kaleci Özdan maça damga vurdu. Ayhan'ın attığı golde fazla suçu yok. Ayhan'ın kötü vuruşu el Saka'nın ayağına çarpıp gol oldu. (Bu golden önce iki kez topu elinden kaçırdı. Golleri yiyeceği daha maçın başında belli oldu). Son yarım saate direnen Konyaspor maçı 3-1'den beraberliğe getirirken bu inancın zaferi oldu. Bu Konya tarihinde ilkti. Dikkat! İkinci 45 dakikaya gencecik bir oyuncu damgasını vurdu. Bu Arda Turan! Uzun lafı sevmem. Bu çocuk, hem futbolcu hem de terbiyeli. Sanki Metin Oktay'ın çocukluğu sahadaydı!