Sen Ümit Özat! SenÜmitÖzat! Sen Fenerbahçe gibi bir takımda, toprağa kök salan çınar değil misin? Yapraklar sana kafa tutacak da, sen suskun kalacaksın öyle mi? Ölü toprağı mı serilecek sahada ayak bastığın yerlere? Günahlarını mı gezdireceksin umarsızca? Alex'in beyin ürünü frikiklerine, mızıkçı çocuklar gibi vurup, kaçacaksın? Ahengi bozacaksın, en çok ihtiyaç duyulan dakikalarda. Sen UEFA şampiyonluğu broşürleri bastıran bir takımın kaptanı değil misin? Değilsen nesin? Söyler misin? SenÜmitÖzat! Fenerbahçe, hem Avrupa'da, hem Türkiye'de ateş püskürten ejderhalar tarafından sarılmışken, sen kendi masalının içinde mi kaybolacaksın sol tarafta? Kaptanlık ateşin sarmayacak mı ruhunu? Terk edilmiş mevzileri bile doldurman gerekirken, ilgisiz pozlar mı takınacaksın, en hayati maçlarda? Taraftarlar sevinç yaşarken, sen turun kamburu mu olacaksın, Alex'i elinin tersiyle iten tavrınla? Bir takımda herkes kendine konuşursa, takım ruhu ne olacak? Sen, karınca askerleri örgütlemekle görevli bir komutan değil misin? Değilsen nesin? Söyler misin? SenÜmitÖzat! Kendine küsmeye bile hakkın olmadığını ne zaman öğreneceksin? Geçmişi geleceğe bağlayan hat üzerinde, yumruğu sıkılmış bir afişin olmasın mı? Yanlışların duvar afişi yerine... Herkes senin gözlerinin içine bakarken, bazen koşmakla yürümek arasında sıkışmayı mı tercih edeceksin? Sen, efsane konulu bir kitabın ön sözü değil misin? Değilsen nesin? Söyler misin? SenÜmitÖzat! Fenerbahçe'nin kaptanı olmak, tarihe geçmektir. Kendine biraz çeki düzen veremez misin?