Bir Türkiye rekoru Eğer bu işin Nobel'i olsaydı, Türkiye ilk kez AhmetEnsari sayesinde gerçek bir Nobel sahibi olabilirdi. Aynı zamanda Ahmet Ensari isimli İranlı arkadaş, Guinness Rekorlar Kitabı'na da girebilirdi. İran'dan Türkiye'ye kaçak girmiş bu arkadaşın iltica talebinin reddedilmiş olmasını bu açıdan büyük bir talihsizlik olarak nitelemek mümkündür. Türkiye büyük bir balığı kaçırmıştır.
***
Müthiş haber Akşam'da çıktı. AhmetEnsari İstanbul'da bir tıp merkezinde temizlikçi olarak işe giriyor. Bu sürede, doktorların nasıl çalıştıklarını, hastayla ilişkilerini muzzam bir gözlemcilikle izliyor. Çeşitli tecrübeler ediniyor. Hayatını düzene sokmak için elbette ve daha insanca yaşama gayretiyle, Doç. Dr. Ahmet Akman'ın diplomasının bir örneğini ele geçiriyor. Üzerine kendi fotoğraflarını yapıştırıyor. Bir de kaşe ediniyor. Ver elini, Kadıköy Tıp Merkezi... BenDahiliyeUzmanıDr.AhmetEnsari... Münhalkadrovarabi? Varabicim,buyurbaşla...
***
İstanbul'da doktorluğunu iyice pişiren Ahmet Ensari oradan İzmir'deki Gazikent Tıp Merkezi'ne transfer oluyor. 6.000 lira maaşla başlıyor hasta bakmaya... Bizim İranlı'yı sadece dahiliyecilik kesmiyor, hem dahiliye uzmanı hem de göz mütehassısı olarak günde ortalama 30-35 hastaya muayene yapıyor, reçete yazıyor. En son bir emekli polis, Gazikent Tıp Merkezi'ne gidip de, muayene olurken Ahmet Ensari'nin hareketlerinden şüphelenmese, bizimki belki daha senelerce hasta bakacak. Şans işte! 9 yıldır 70 bine yakın hastaya şifa dağıtan sahtedoktorAhmetEnsari şimdi hapiste... İfadesine başvurulan hastane yetkilileri olaya çok şaşırmışlar... Vallahibirincisınıfbirhekimebenziyordu.Hiçdeşüphelenmedik.
***
Bu müthiş olaydan çıkartılacak dünya kadar sonuç var. Bunlardan biri, sağlık sektörümüzdeki saldım çayıra mevlam kayıra atmosfer ise bir diğer önemli sonuç da şudur: 70bineyakınhastanın, hiç kuşkulanmadan, sahte bir doktora muayene olup, onun sayesinde iyileşmeyi başarması da ayrı bir başarı abidesidir. Kutlarım.