Hep doğru eşten bahsedilir ya, aslında doğrueşyok,uyguneşvardır. Doğru, insanın bulundugu din, ırk, dil, kültür, ekonomik durum ile değişkenlik gösterir. Doğru başbakan, doğru koca, doğru anne veya baba herkes için farklıdır. Peki, uygun olan eş nasıl seçilmeli? Duygular mı? Mantık mı? Herduygununköşesindebucağındabirazmantıkolmalı ve birlikte değerlendirilmeli. Günümüzde 5-10 yıldır ilişkilerini sürdürenler, evlendikten üç gün sonra ayrılıyor. Evliliğin provası olmaz, ilişki flört süreci içinde tüketilmemeli. 1-3 yıllık birliktelik evlilik kararı için yeterli. Evlilikkurumuiçindekeşfedilecek önemli özelliklerin bırakılması kurumun gelecegi açısından çok önemli. "Evlilikteyapılmasıgerekenlerşunlardır..." demek, yanlıştır. Biz psikiyatristler ancak yapılmaması gerekenleri ortaya koyabilmekteyiz. Örneğin, 13-19yaşarasındakievliliklerenrisklievliliklerdir. Daha cok evcilik olarak degerlendirilir. Çoğunlukla da boşanma ile son bulur. Benzeşen geçmişleri, kültürleri, ekonomik durumları, egitimleri ya da sosyal yapıları olan çiftlerin evliliği daha sağlıklı ve uzun solukludur. Eğitim seviyesi yükselen insanlar, kadın olsun erkek olsun evliliğe daha yatkın, boşanmaya uzaktır. İdealevlilik için öncesinde birlikte yaşamak gerekli değildir. Zaten bunu destekleyen bir bilimsel araştırma da yoktur. Sanılanın aksine evliçiftlerincinselyaşantıları hem duygusal hem de fiziksel olarak daha doyurucudur. ABD'de yapılan araştırmalarda evli kadınların %42'si, evli erkeklerin %48'i cinsel yaşantılarının çok doyurucu olduğunu bildirirken, bekar kadınların %31'i, bekar erkeklerin ise sadece %37'si ilişkilerinin doyurucu olduğunu söylemiştir. Evlilik içinde dürüstlüğünvegüvenin daha fazla yer alması, alkoluyuşturucu etkisinin daha az oluşu ve iletişim bunun nedenidir. Ancak boşanmışaileçocuklarınınevliliğeçoksıcakbakmadığıveboşanmayayatkınolduğu da bilinir. O yüzden eş seçerken doğru olmasına değil, uygun olmasına dikkat etmelisiniz.