Aşağıda okuyacağınız hikaye gerçek hayatta yaşanmış bir Türkiye klasiğidir. Olayın kahramanı ParaDergisi'nin FinansEditörüBarışBekar. AskerimahkemeBarışBekar'a, bakaya kaldığı için tam bin 100 YTL ceza kesmiş. Ceza da 10 eşit taksite bölünmüş. Ancak mahkeme kararına, cezanın nasıl ve nereye ödeneceğine dair bir bilgi koymamışlar. Bekar, ödemeyi nereye yapabileceğini sormak için askerlik şubesini arıyor. Onlar da bağlı olduğu CumhuriyetSavcılığı'na gidip, sorması gerektiğini belirtiyor. O da BakırköyAdliyesi'nin yolunu tutuyor. Burada, ceza kesildiği zaman Halkalı'da oturduğu için KüçükçekmeceAdliyesi'ne uğraması gerektiği söyleniyor. Bunun üzerine BakırköyCumhuriyetSavcısı'na çıkıp, artık Bakırköy'de oturduğunu ve ödemeyi burada yapıp yapamayacağını soruyor. Savcı olayla yakından ilgileniyor. Cezayı veren askeri mahkemeye bir dilekçe yazması gerektiğini, mahkemenin kabul etmesi halinde bu cezayı Bakırköy'de ödeyebileceğini ifade ediyor. Dilekçe yazılıyor, savcı imzalıyor ve askeri mahkemeye fakslanıyor. Bir gün sonra, talebin kabul edildiği bilgisi alınıyor. Ve parayı yatırmak üzere adliyede bir odaya yönlendiriliyor. Burada eline bir kağıt veriliyor. Ve bununla birlikte parayı adliyeye değil, BakırköyMalMüdürlüğü'ne ödemesi gerektiği izah ediliyor. Ancak, parayı ödeyebileceği doğru adresi bulan BarışBekar'ı, MalMüdürlüğü'nde de sürpriz bekliyor... Cezasını MalMüdürlüğü'ne ödeyen Bekar'ın, aldığı makbuzu tekrar savcılığa götürmesi gerekmektedir. Ödeme 10 taksite bölündüğü için, her ay önce adliyeye gidiliyor, kağıt alınıyor, sonra o kağıtla mal müdürlüğünde ödeme yapılıyor. MalMüdürlüğü'nden alınan ödendi makbuzu da tekrar savcılığa götürülüyor. Bu işin 10 ay tekrarlanması gerekiyor. Bekar, cezayı tek seferde ödemek istediğini belirtiyor. Ancak, 10 taksite bölündüğü için toptan ödeme yapılsa bile, savcılığa her ay makbuz getirmesi gerektiği hatırlatılıyor. Şimdi birileri, böyle bir ödeme sistemini hangi hakla vatandaşa dayattığını açıklayabilir mi? Bütün bunlar, cezayı ya da devlete olan bir görevi yerine getirmeyi mi teşvik ediyor, yoksa vatandaşın devletin karşısında celallenmesini mi?