AK Parti Hükümeti ile ilgil i 'kadrolaşma' iddiaları seçimlerden bu yana sürüyor. Aslında her hükümet göreve geldiğinde bu tür iddialar ortaya atılıyor. Ama kamu personelinin seçiminde uygulanan liyakat, kıdem, eğitim gibi kriterler hiçe sayılıyorsa konu değişiyor. Hele sağlık gibi toplumun her kesimini ilgilendiren bir alandaki iddiaların ciddi şekilde araştırılması gerekiyor. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, bir soru önergesi vererek, Sağlık Bakanlığı'nda kaç pratisyen hekimin başhekim veya başhekim yardımcısı olarak görev yaptığını sordu. Kart önergesinde, bu kişilere haksız yere 3.5-4 milyar lira maaş ödemesi yapıldığını iddia etti. Kart'ıaradım Önergeyi okuyunca, Atilla Kart ile konuşmak ve elinde bunlarla ilgili bilgi ve belge olup olmadığını öğrenmek istedim. Sayın Kart, kendi bölgesi olan Konya'da 20 kadar pratisyen hekimin başhekim yardımcısı olarak görev yaptığını belirterek, "Örneğin Meram Devlet Hastanesi ve Numune Hastanesi'nde bu durum var. Türkiye'de binin üzerinde bu tür görevli olduğunu düşünüyorum" dedi. Kart bu şekilde vasıfsız kadrolaşmanın sisteme zarar verdiğini hatırlatarak, bu görevlendirmeleri yolsuzluğun bir başka boyutu olarak nitelendirdi. Şimdi Sağlık Bakanlığı bu soru önergesine bir cevap verecektir. O cevabı da bekleyerek iddiaların boyutunu tekrar bu köşeden duyururuz.
***
İşte sorular: Uzman bulunmadığı veya bulunduğu halde kaç pratisyen hekim, kaç hastanede görevlendirilmiştir? Sağlık Bakanlığı'nda pratisyen hekim veya uzman hekim olarak başhekimlik yapan doktor sayısı şu anda kaç adettir? Başhekim olarak görev yapan pratisyen hekimlere aylık olarak yapılan ödemelerin tutarı ne kadardır ve bu ödemeler hangi kalemlerden oluşmaktadır? Yönetmelik neden yerine getirilmemektedir, Sağlık Bakanlığı, hangi gerekçeyle kendisinin çıkartmış olduğu yönetmeliği kendisi ihlal etmektedir?
***
GÜNÜNSORUSU İstanbullular yol çalışması yapılmayan bir şehirde ne zaman yaşayacak? Ne zaman kazılan bir yol kapatıldıktan sonra tekrar kazılmayacak?
AK Parti Hükümeti ile ilgil i 'kadrolaşma' iddiaları seçimlerden bu yana sürüyor. Aslında her hükümet göreve geldiğinde bu tür iddialar ortaya atılıyor. Ama kamu personelinin seçiminde uygulanan liyakat, kıdem, eğitim gibi kriterler hiçe sayılıyorsa konu değişiyor. Hele sağlık gibi toplumun her kesimini ilgilendiren bir alandaki iddiaların ciddi şekilde araştırılması gerekiyor. 
