Yıllar önce bir film izlemiştim. Ortayaşlı bir kadın, gençbirkadının karşısında ağlıyordu. "Senhiçtarlakuşugördünmü?" diye bir soru sordu kadın, kocası ile beraber olan genç kadına. "Tarla kuşunun kendi yuvası yoktur. O başkalarının hazır yuvalarına girer. Yumurtalarını parçalar. Onları bir kenara atar ve o yuvaya kendisi yerleşir." Bir arkadaş toplantısında muhabbet ederken, izlediğim filmin bu sahnesi aklıma geldi. Güzelvealımlı olan genç bir kadın, bir anda ağlamaya başladı. "Seviyorum" dedi. "Sevdiğim adamın bana gelmesini dört gözle bekliyorum. Kiminle evli olduğu umurumda bile değil artık." Adamı suçluyordu. Adam, ilişkinin başında evli olduğunu söyleseymiş ona aşık olmazmış. Sonradan öğrenmiş adamın evli olduğunu; ama iş işten geçmiş. Öğrendiği gerçeğe rağmen, aşık olduğu adamın karısını terk edip kendisine dönmesini umuyordu. "Onu neden bekliyorsun?" dedim. Verdiği cevap kısa ve netti. "Aşıkoldumbirkere!" Ne karmaşık bir durum. Bir taraftan aşıkolmak... Bir taraftan ise bildiğin gerçeklerin seni rahatsız etmesi! Hangi durumda olmak zor ya da daha kolay? Aldatılan bir eş olmak mı yoksa aldatan bir eşe aşık olmak mı? O anda başka bir kadın arkadaşımı hatırladım. Kocası, onu başka bir kadınla aldatmıştı. Gerçeği öğrendiği zaman ise boşanma davası açmıştı. Çok geçmeden, eski koca yenisiyle evlenmişti. Aldatılan kadın arkadaşım bu olaydan habersizdi. Bir akşamüstü eski evini telefonla aramıştı. Şunu söyleyecekti eski kocasına: "Yarınsabahbankadabuluşalım.Ortakhesabımızıkapatalım." Ama telefona eski kocasının yeni eşi çıkmıştı. Telefonda birbirlerini tanımışlardı. Evin yeni hanımı, eski hanıma hiddetlenmişti. "Burasıbiraileevi.Busaattearamanızhiçdoğrudeğil!" Bu sefer eski eş hiddetlenmişti. "Aşağılık kadın. Senden önce o evde ben oturuyordum. Kocamı baştan çıkartıp ayartan sen değil misin? Bana namuslukızedası takınma. Seni aşağılık..." O anda masanın üstünde duran TakvimgazetesininPapatyaeki dikkatimi çekti. PınarAltuğ'un eski sevgilisi TonyTeodoridis diyordu ki: "Ne ekersen onu biçersin. Yuva yıkarsan yuvan yıkılır, yuva üstüne yuva yapılmaz." Yıllar önce bir film izlemiştim. Ortayaşlı bir kadın, gençbirkadın karşısında ağlıyordu. "Senhiçtarlakuşugördünmü?" diyordu.