Alemlerde ismimiz, karakollarda resmimiz, biz bazen efendi, bazen de serseriyiz. Ama biz dostumuzu ölümüne severiz... Y. Bosnalı'dan dostu Pene'ye
Bir çiçeğin açmak için sebepler bulduğu gibi, yaşama dair sebepler bulmak için yaşıyorum. Eğer bir gün gelir de yaşamak için bir sebep bulamazsam, ölmek için bir sebep bulmuşum demektir... Erce'den Hatce'ye, Halil'den Berrak'a
Gitme, sen gidince sevgin düğümleniyor boğazımda. Özlemini yutkunuyorum şimdi. Sensizliğin ülkesinde, özlemini kalbimin şehirlerinde arıyorum. Sonsuza dek gitme, bütün kırmızı güller senin olsun bebeğim... Niksarlı Korsan'dan Küçük Tosba'sına
Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım. Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım. Gözler ki birer parçasıdır sende ilahın. Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın. Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin. Sen, vuruyorken de öldürüyorken de güzelsin... Elazığlı Ahmet'ten Malatya'- nın en güzel kızı Neslihan'a
Beyaz gülüm, ne güzel sevmek biliyor musun? Gurbet elde sen de özlüyor musun? Uzaklarda boynu bükük ağlayıp, sende yollarımı gözlüyor musun? Gülüm, gülüm seni çok özlüyorum. Sevmek sevilmek çok güzel ama, ebed olsa ömür bitmeden sona, ömür boyu uğramasın ziyana diye hayaller kuruyor musun? Ahmet'ten biricik Hatice'sine
İki kişi birbirini sever de kavuşursa mutluluk olur. Biri kaçar öbürü kovalarsa aşk olur. İkisi de sever ama birleşemezse işte o zaman efsane olur. Tıpkı bizim gibi... Bebek'ten İmkansız'ına
Gül nedir ki solup gider. Gün nedir ki gelip gider. Ateş nedir ki söner gider. Ama sana olan aşkım sonsuzdur, ancak mezarda biter... Özderli Ali'den Damla'ya
Azrail senin canını alacak kadar gaddarsa, ben de ölüme meydan okuyacak kadar deliyim. Fatma seni çok seviyorum.... Ziya'dan ilk aşkı Nevşehir'in gülü Fatma'sına
Birtanem sana karanfilin sadakatini, sümbülün bağlılığını, çiğdemin neşesini, lalenin gururunu, menekşenin tevazusunu, gülün saadetini versem bana ne dersin?.. Karaçaylı Ali'den Feride'sine
Sen hiç denizlerin dibine bakınca yemyeşil ormanları gördün mü? İmkansız deme, çünkü ben senin gözlerine bakınca ölülerin bile şahit olmadığı o cenneti gördüm... Çılgın Elektrikçi Ali'den Çiğdem'e
Sen Dersim'in hırçın kızı, asi güzeli misin? Bu can bu bedende oldukça ve dağlarda sevda türküleri söylendikçe, sana sevdam hiç bir zaman bitmeyecek. Dersimde doğan güneşimsin, seni çok seviyorum... Alişan Kılıç'tan Dersim'in en güzel gülüne
Gamze, ne olur beni ara, seni hala tahmin edemeyeceğin kadar çok ama çok seviyorum. Telefon numaram hâlâ aynı, değişmedi. Sesini duymaya çok ihtiyacım var. Seni her gece rüyamda görüyorum. Seni her zaman seveceğim ve bekleyeceğim... İstanbul'daki Minik Cadı Gamze Cinoğlu'na
Gözlerim takıldığında gözlerine, sonu darağacı olsa bile and içtim kendi kendime son sözüm "Seni seviyorum" olacak diye... Engin'den Vefasız Güzel'e
Aşk bir eşkıyanın hayata itirazıdır. Susarsa çatışma, konuşursa savaş, yazarsa destan, severse devrim olur. Söyle bana güzelim ben eşkıya olmayayım da ne olayım... Kahtalı'dan Yeşil_Gözlü'süne
Seninle buldum aşkı sevmeyi, seninle yaşadım ben en güzel günleri. Aşkın köle etti beni, gözlerin yapıyor en büyük işkenceyi... İstanbul güzeli Derya için Ayhan'dan
Hadi uyandır beni, söyle gördüğüm zamansız bir rüya mı? Hadi git uzaklaş, yokluğuna alıştır inandır beni. Gerçekten yoruldum her bulduğum yerde kaybetmekten seni... Sen benim için çok çok önemlisin... Aslı'dan Oğuz'a
Gelmekte geciktiğin şu günlerde, yokluğunun yerine sessizliğin vermiş olduğu gibi buz rüzgar bile seni arıyor. Yüreğindeki yangınlar kadar yakınım sana. Vermiş olduğun gülün yaprağında öpüyorum seni. Yapmış olduğun yanlış ve doğrularla hayatı öğreneceksin. Ama sakın sınıfta kalma. Hayata bakışını değiştir. Giydiğin elbiseyi değiştir. Yediğin yemeği, yattığın yatağı ve hatta oturduğun evi veya işini değiştir. Ama sakın ola ki, hayatta birşeyi değiştirme. Sana değer veren "Canım" dediğin beni... Rumuz Eleman'dan biricik sevgilim Tertip'e
Hani bir şarkı duyarsın. Hani için geçer biraz, karamsarlaşırsın, hüzünlenirsin bir an. Ağlamak gelir içinden, ağlayamazsın bir türlü. Benimkisi böyle bir sevgi. Amaçsız, çaresiz, sonsuz. Unutmak yok, unutabilmek yok. Geceler bitmek bilmeksizin güneşler doğar. Yapamazsın onsuz, yapamazsın tek başına. Yalvarırsın Tanrı'ya bin bir umutla. Beklersin günlerce gelir diye, ama olmaz, gelmez. Benimkisi böyle bir sevgi, seni seviyorum... Esra'dan Yıldızhan Kundura'daki İrfan'a
Biz sevdamızı yakıp, kül edip, dağlara savurduk. Biz silah alıp dağlara eşkıyalık değil, şehirlere inip çakallık değil, kalemimizden çıkan mürekkebi insanların yüreğine serpip ne yiğitler yetiştirdik. Uslan artık cesur yürekli, bizi yıkıp gitme kaderli. Loy, sen benim yalnızlığımı çalan kaderimdin. Sensiz ne kuru ekmeğin ne de kuru soğanın tadı var, hani paylaşırdık ya seninle. Belayı kovmaya suskunluk yetmez, susulursa bela başlardan gitmez... Yücel Bağcı'dan kardeşi Ramazan Bağcı'ya
