Sen birini ziyadesi ile çok seviyorsun, hatta görmediğin gün çıldıracak dereceye geliyorsun. Geceleri hayal ile uyanıp uykularını telef ediyorsun. Merak etme o da seni seviyor. Yakın zamanda muradına ereceksin... Yusuf'tan Gülser'e
Dinleyin dostlarım, benim başımdan bir sevda geçti. Ben Ferhat, o Şirin'di. Ayırdılar ikimizi, babası "Yoksulsun" dedi. Anası "Berduşsun" dedi, boyun büktüm. Yetim gibi ayırdılar ikimizi, o benim tek sevdiğimdi. Işığım, göz bebeğimdi. Yedi mahallenin tek güzeliydi. Ayırdılar ikimizi, sonunda çıktım gurbete, rastlamadım hiç izine yaşıyorum hayaliyle. Ayırdılar ikimizi. İşte dostlar halim böyle, ayırdılar ikimizi... Maltepeli Sezer'den tek arzusuna
Bu gün bir çiçekçinin önünden geçerken, bir çiçek "Ben çok güzelim. Beni al" diyordu. Onu aldım ama güzel olduğu için değil, seni gördüğünde utansın diye... Efe'den Zeynep'e
Benim için çok anlamlısın Böcük'üm. Öyle ki, senin bendeki yerin bu satırları yazmama sebep oluyor. Kabul edilmeyecek bir şeydi belki yaptığımız, ama sen de biliyorsun ki, her insan hata yapar. Ben de hatanın çoğunu kendimde kabul ediyor ve senden tüm Türkiye'nin huzurunda binlerce özür diliyorum. Biliyorum seni çok üzdüm aşkım, lütfen beni affet. Her şeyi unutup, yine eski günlerdeki gibi olalım lütfen. Seni çok seviyorum Rüzgar Gülüm... Zemigal'den Rüzgar Gülü'ne
Burası İstanbul canım, gündüzü geceden kara yalnızlığa bürünmüş, buruk bir kenttir burası. Namlu ucunda nefes almak gibidir, burada yaşamak zordur güzelim ve bu şehirde sevip de ayakta kalmak. Seni seviyorum... İstanbullu Fidan
Bebeğim, ben senin çocukluğundan kalan büyülü masalları kendi gerçeklerine döndürmeni, dünyadaki bütün çocukları merak eden anne duruşunu, ben senin susmakla konuşmak arasındaki suskunluğunu sevdim. Asla kendini üzme ve asla sevgimden şüphe etme. Çünkü yüreğim söz vermişse, bizde sözden dönülmez, bizde gurur zedelenmez, sevgiye asla ihanet edilmez. Seni canımdan, yüreğimden çok seviyorum... Aykut'tan canı Sıdıka'ya
Vurgunum gözlerine, tutkunum sana. Dayanır mı yürek sensiz kalmaya? Ne feda edilmez ki o gözler uğruna. Vurgunum gözlerine gülüm, tutkunum sana. Sen değil misin sanki muradımı yakan, hasretine düşürüp gurbeteSeni canından çok sevmedi mi bu can? Vurgunum gözlerine Kübra'm, tutkunum sana... Asil_mk'dan Dünyalar Güzeli'ne
Seni sevmek yasak bana, seni düşünmek suç, seni özlemek haram yokluğunda. Acılanmak günah olsa da, seni sonsuza dek sevip, her an seni düşüneceğim, yokluğunda kahrolacağım. Bunu aklından asla çıkartma... Antepli Mehmet'ten İstanbullu biricik aşkı Evrim'e
Hayatım boyunca tanıdığım en mükemmel insan inan ki sensin; abi seni her şeyden çok seviyorum... Sedef'ten birtanecik abisi Serdar'ına
Aşkım seni çok özledim, yanıma gelemiyorsun, bari ara sıra ara. Sensiz hiç birşeyin tadı yok. Yaşamaktan bile zevk almıyorum. Artık bitsin bu özlem, seni çok özledim... Eşmeli Ferhat'tan Gönül'üne
Eşsiz bir insansın inan ki sen, seviyorum seni ben. Rabbim ayırmasın seni benden. Aşkım iyi ki varsın sen... Cihan'dan birtanecik aşkı Esra'sına
Dün yine yıldızlarda seni aradım. Ama hiç biri sen olacak kadar parlak değildi. Senin güzelliğini hiçbirinde bulamadım. Ay ışığında seni aradım, göremedim. Oysa her baktığım yerde sen vardın. Gözlerimi kapadım, seni düşündüm, seninle oldum. Beni hissettin mi bebişim. Seni bütün kalbimle seviyorum... Sivaslı Aykut'tan Mersinli aşkı Sıdıka'ya
Seni seviyorum İlknur. Birtanem sensiz günler geçmek bilmiyor, sensiz saat geçmek bilmiyor, sensiz olmuyor. Gel artık gel ki, bitsin bu hasret... Hakan'dan birtanesine
Bu gün rüzgarlara bir öpücük emanet ettim. Eğer bu gün rüzgarlar yüzüne doğru eserse, sakın ama sakın çevirme. Bırak öpsün benim yerime seni canım. Ben buradayım her zaman, bunu unutma aşkım... PLN
Hayallerim düştü denizlere, dalgalar vurur bilmediğim sahillere adını. Küçük bir limanda bulurum kendimi. Bir balıkçının ağına takılmış bakışlarım, tüm renkler aynı. Mavi deniz, mavi gökyüzü, toprak mavi düş tarlası. Bense, sadece bir kum tanesi, sana yangın, sana aç, sana susuz, sana sevdalı. Gel... Çorlu'dan Mary ve Zeynep
Ay doğarken bir söğüdün ardından, gökyüzünde sisli bir matem akşamı. Göğsüne hüzün serperek yağmurdan, geceye perde çekerek, beni düşün, mutlu ol! Bir kavganın içinde, can çekişen bedenimi bil, kar yağarken mor dağların ucundan, sol yerinden bir sesin ilgiltisiyle. Yastığıma yaşlar dökerken ve akşamlar bir iniltiyle kan kızılken, sırtıma bir hançer indiğinde, çığlık çığlık sana kavuştuğumda, beni düşün, unutma... Malatya E Tipi Cezaevi Ünal Kaya'dan Havin'ine
Urfa'nın etrafı dumanlı dağlar, yüreğim yanıyor aney içerim ağlar. Urfa'nın etrafı dumanlı dağlar, o dumanlar içimi kaplar, gezme ceylan bu dağlarda seni vururlar. Seni vuran kurşun benim yüreğim dağlar ve sevdam karalar bağlar. Benim sevdiğim başkasının gelini, bu değildir sevdamın bedeli, ağa kızı paşa kızı, beni hor mu görürsün. Ferhatı şirin yaktı, beni de sen beni de sen Urfalı... Suruçlu'dan Aligörlü'süne
Aşkın ateş oldu Kahrolmam! için Hasret kurşun oldu Vurulmam! için Günler asır oldu yıkılmam için Yine de ben senden vazgeçemedim. Ağzımdan çıkacak söz olsan konuşmam, gözümden akacak yaş olsan ağlamam, kalbime hapsettim seni hiçbir yere bırakamam.. Aşk bir su damlası olsaydı okyanusları, Bir yaprak olsaydı bütün ormanları, Bir yıldız olsaydı tüm kainatı sana vermek isterdim. Ama, sadece seni seven kalbimi verebiliyorum... Vural'dan Ayşe'ye