OrgeneralYaşarBüyükanıt, zor bir dönemde TürkSilahlıKuvvetleri' nin başına geçiyor. Öncelikle, KuzeyIrak için verilmiş operasyon kararı var. Yabancı basın tarafından "Şahin" olarak nitelendirilen BüyükanıtPaşa' nın bu konudaki yaklaşımı net olarak biliniyor. Uzun zamandır sınırın öte yanında "terörtemizliği" yapılmasını istiyordu. OrgeneralBüyükanıt,Temmuz başınd an itibaren harekâtı yöneten isim olacak. Türkiye şaka ya da blöf yapmıyor. Yakın zamanda hava ve karadan KuzeyIrak' taki hedeflere yönelecek. Ancak bu arada ABD ve Irak yönetimi PKK'yı "dağıtır" sa durum değişebilir. Aksi halde, YaşarBüyükanıt' ın 2 yıllık dönemi, TürkSilahlıKuvvetleri açısından oldukça "hareketli" geçecek.
***
Olayın bir başka boyutu... HükümetSözcüsüCemilÇiçek açıkladı: Türkiye1980' den sonra 25 kez sınır ötesi operasyon yapmış. Açıklama önemli bir itirafı beraberinde getiriyor. Çünkü 25 kez sınırın öbür yanına geçildiği halde PKK hâlâ orada ve terör hâlâ sürüyor. Bunun anlamı şu: Komşumuz, kendi topraklarında teröristlerin barınmasına izin verdiği sürece Türkiye' nin operasyonları "Aspirin" etkisinden başka bir işe yaramıyor.
***
Şimdi, Irak' ın kuzeyinde Peşmergeler' in yanı sıra ABD de "otorite" . İsrail' in Lübnan' da masum insanları, bebekleri öldürmesini "terörmücadelesi" olarak gören müttefikimizin, kendi kontrolü altındaki bölgede teröristleri barındırmasını açıklama imkânı yok. ABD ya terörle mücadele konusunda samimi değil, ya da PKK'yı Türkiye' ye karşı koz olarak kullanmak üzere o bölgede tutuyor. Bu çelişkinin giderilmesi zorunlu hale geldi. "Stratejikortak" demek, "ortakvizyonbelgesi" imzalamak yetmiyor. Türkiye, bölgedeki PKK'lıların temizlenmesini bekliyor. Sınırın ötesine 26. kez geçmeden önce hem ABD hem de Irak yönetiminin uyarılması, aslında "dost" luklarını göstermeleri için onlara sunulmuş bir fırsat. Aksi halde "Apo'yubizyakalayıpsizeverdik" deyip, teröristlerini beslemekle dostluk olmuyor. Müttefiklik hiç... ABD' nin yeniden şekillendirmek istediği Ortadoğu' da düşündüğü plana destek alabilmesi için öncelikle Türk kamuoyuna güven vermesi gerekiyor. Çünkü konu hükümetler düzeyini çoktan aşmış durumda...