Savaş kapımıza dayandı. İran nükleer silahlarını hayata geçirmenin sırasını beklerken, İsrail elini çabuk tutuyor. Yakında kör tuttuğunu vuracak topraklarımızda. Zaten yanık kokuyor dağlarımız. Haddini aşan büyükelçilere verilen cesaretin kaynağı kurutulsaydı, bugün çağdaş bir ülkeydik zaten. Terörün de belini kırardık... Cumhuriyet ilkelerinin üzerine yürüyen irticanın da...
***
Politikanın ülke savunmasına uymayan sesleriyle, halkı uyutan sistem arasında nasıl bağlantı var acaba? Aydınlıktan karanlığa geçen bir toplumun gözünü boyamak her zaman kolaydır. Hele dedikoduya meraklıysa... Kurtlu enflasyon masallarına bile inananlar, geçen haftayı kalbikırıkaskerhikayeleriyle geçirdi. Böylesine hayati bir ortamda, ülke savunmasının beli kırılıyormuş, kimin umurunda? Severiz biz aşkın ıstırabını...
***
Savaş kapımızda... Bizim aklımız başımızda değil. Teröriste destek verenler sergisinde kimlerin fotoğrafları asılı, görüyorsunuz. Seçim meydanlarında "Allah'ındediğiolur" deyip oy toplayanlar, şimdi "Amerika'nındediğiolur" diyorsa, sınırlarımızda hiçbir şey sebepsiz olmuyor. Paranın tanrılaştığı bir düzende... Amerika'nın dediği oluyor...
***
Farkında değilsiniz ama bu küçük görünen savaşlar, sizlerin aralık bıraktığı kapılardan içeri girmek için fırsat kolluyor. Hele kırık kalpli asker hikayelerinin yeni filmi yayınlansın, son kale biraz daha hırpalansın da... O zaman daha çok seveceksiniz aşkın ıstırabını...