Geçenlerde Ertuğrul Özkök, "Bendarbeyekarşıyım" dedi. Herhalde çevresinde bu tip konuşmalar mevcut ki, o da düşüncesini belli etti. Bu işlerin kazandakaynama süresi vardır. Sabredilir... Sonunda sabreden derviş, Evren'in dediği gibi muradına erer. *Aralık 1978'de Kahramanmaraş olayları sonrasında sıkıyönetim ilân edildi. *1979 başlarında, milletvekili ve senatörler de dahil, çok sayıda kişi Evren'e "Müdahaleedin" demeye başladı. *Evren'in talimatı üzerine Haydar Saltık, "Tammüdahalemi?" yoksa "Uyarıyetermi?" konusunda gizli bir rapor hazırladı. Bu raporda, mevcut rejim altında anarşi ve terörü yenmenin imkânsız olduğu vurgulandı. Evren, böyle bir adımın olgunlaşmadığı düşüncesiyle raporu çekmeceye kilitledi. *1979 sonbaharındaki kısmi senato ve milletvekili ara seçimleri sonucunda Ecevit'in yerine Demirel geçince, bu yeni iktidara "şanstanıma" gereği hasıl oldu. *21 Aralık 1979'da Evren, İstanbul Birinci Ordu Karargâhı'nda toplantı yaptı. Evren ile diğer komutanların imzaladığı bir uyarı mektubu "minimuhtıra", Cumhurbaşkanı Korutürk'e sunuldu. *Demirel, erkenseçim istiyordu ama, CHP ve Selâmet karşı çıktığı için seçim kararı alamadı. *Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'ün görev süresi sona erince, Demirel ve Ecevit ortak bir aday üzerinde anlaşamadı. 5 ay boyunca Meclis'te 115 "nafiletur" yapıldı. Bu sırada darbe planı sivil hayatta yaşanan çalkantıdan da beslenerek yol alıyordu. Biraz daha "sabretmek" gerekiyordu. *"Bayrakplanı"11Temmuz'da uygulanacaktı. Ama hükûmet aleyhine verilen gensoru önergesi sonucunda, 3Temmuz'da güven oyu alınca, plan 12 Eylül'e ertelendi. *Erbakan AP'li bakanları tek tek istifaya zorlamak üzere gensoru önergeleri veriyor, "Kadayıfınaltıkızardı,kızarmadı" tartışmalarını gündeme taşıyordu. *6 Eylül'de, Konya'da Erbakan önderliğinde kitlelerin tekbir getirerek yürümesi, Ecevit'in, siyasi mücadeleyi futbol maçına benzetip, işçileri tribünlerden sahaya inmeye davet etmesi, son "meşru(!)" gerekçeyi oluşturdu. Acaba bugün de köşelerinde oturup, meyvenin olgunlaşmasını bekleyen "sabredendervişler" var mı? Var ki, Özkök, darbeye karşı olduğu mesajını veriyor. Ve biz çok iyi biliyoruz ki "silâhsızkuvvetler" destek vermezse, "SilâhlıKuvvetler" darbe yapamaz.