Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 08 Haziran 2006

Bakan yemeği

Yarım metre kar üzerine veya köy meydanındaki toztoprağa "Bakan geliyor" diye kırmızı halılar serip ilkokul çocuklarını da saatlerce dizip bekleten idarecileri çok görmüştük ama Niğde'deki valinin yaptığına ilk defa şahit olduk. Gazetelerin "işgüzarlık" diye verdiği haberlere bakılırsa, hükümetin en fiyakalı bakanlarından Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik bir dizi program için Niğde'ye gidiyor.
Yüce devletimizin huyudur ya; Anadolu'daki gazeteciler "mahalli basın" sınıfına girdiğinden ve onların genel medyaya da servis yaptıkları göz ardı edildiğinde, bu tür programlara İstanbul veya Ankara'dan gazeteciler de götürülüyor.
Fiyakalı bakanlar için bu tür uygulama, aynı zamanda güç gösterisi de oluyor.
"Vay be... Bu bakan çok kuvvetli... İstanbul veya Ankara'nın meşhur gazetecileri bile onu izliyor.
Hükümetin en önemli ismi, bu olmalı..." havasıyla yelkenler şişiriliyor.

'Ayağa
kalk' talimatı
Uzatmayalım; Bakan Çelik' in Niğde programında, sıra öğle yemeğine geliyor.
Öğretmenevindeki yemek salonunda bürokratlar ve misafirler masanın etrafından yerlerini alarak konuk bakanı ayakta beklerken, Ankara'dan gelen gazeteciler oturuyor.
Ne oluyorsa, o anda oluyor ve vilayetinde bakanı ağırlayan Niğde Valisi Gündüz Beder, hışımla içeri girip salondaki herkesin ayağa kalkıp Çelik' i karşılamasını istiyor.
Yol yordamı, kural ve protokolü çok iyi bilen; nice bakan eskitmiş olan Ankara'dan gelmiş gazeteciler "tın" lar mı bu talimatı! Tabii ki, çakılmış gibi oturuyorlar yerlerinde! İkinci uyarıya rağmen de, ayakta oturan onca kişinin arasında Ankaralı gazeteciler "mostralık" gibi dikkat çekince, Vali Bey görevlileri gönderip, "Uyarın, ayağa kalksınlar" diyor. Sonuç yine değişmeyince, bu defa kendi gidip sinirle "Siz kimsiniz? Neden ayağa kalkmıyorsunuz? Ankara'da bu terbiyeyi vermediler mi? Sayın Bakan ayakta beklenir" deyince, gazeteciler de salonu topluca terk ediyor.

Memur,
emir alanmış
Sonrasını merak edenler için belirtelim! Yemeğe gelen Bakan Bey, Ankara' dan gelen gazetecileri göremeyince soruyor ve yaşananları öğrenip "Olmaz öyle şey" sözleriyle tepki gösteriyor.
Dersini alan Vali de(!) gazetecilerin yanına gidip "Ben sizi öğretmen zannettim. Özür diliyorum. Babanız yaşındayım. Sofraya gelin. Biz memuruz.
Memur olan, emir alan kişi demek" sözleriyle gönül almaya çalışıyor ama, Ankaralı gazeteciler kül yutar mı?
"Öğretmen olmadığımızı biliyordunuz ve azarladınız" cevabını yetiştiriyor.
Niğde'deki protokol krizi de böyle noktalanıyor ama "Bakan yemeğinde nasıl davranılır" millet de öğrenmiş oluyor.
Sadece; emir alan kişi olan memurun, o emri kimden aldığı anlaşılmıyorsa da, kırmızı kitapta yazıyordur herhalde.
GÜNCEL
Torpilin Torpilin belgesi
En çok izlenen televizyon kanalı atv'nin önceki akşam Meclis'teki...
İşte Türk insanı
Ayşe'nin canı 4 Bin YTL etti
Sipariş mutluluk
Adliyeden cüppe ile kaçtılar
Yazara protesto
Mayolu afiş krizi
SPOR
Sıra Sıra Alex'te
Siyah-Beyazlılar gelecek sezon sözleşmesi bitecek Brezilyalı yıldıza...
Fenerbahçe şov yapıyor
Özaydınlı ne demek istedi
30 milyon dolar kazandı 30...
Rota değişti
En büyük Ülker
Uykusuz geceler başlıyor
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Açık 22 C,Açık 14 C
ANKARA - Yağmur 28 C,Yağmur 9 C
IZMİR - Açık 28 C,Açık 15 C
ANTALYA - Açık 29 C,Açık 21 C
ADANA - Açık 29 C,Açık 23 C
EKONOMİ
IMKB E: 36.709,550 D:% -2,01
DOLAR S: 1,562 D:% 0,10
EURO S: 1,996 D:% -0,40
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu