Yurtdışı ve yurtiçi piyasalardaki dalgalanmalar, ekonominin yeniden gündemin ilk sıralarına çıkmasına neden oldu. Gündem böyleyken ekonominin patronu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın kapısını çaldık. Babacan dakika dakika izlediği piyasa ekranının önünde oldukça sakin bir ruh haliyle açıklamalar yaptı. IMF toplantısının ardından görüştüğümüz Babacan, kendisine yönelik tüm eleştirileri de okumuş bir halde dedi ki "Son toplantıda 10 kamera vardı. Hatta sordum arkadaşlara (Haberleri mi yok?) diye. (Herkesin haberi var) dediler. Sabahtan 10 civarında saydım ben. Normalde 15-20 arası olur. Demek ki artık IMF gelmiş gitmiş çok da dikkat çekmiyor. O gün dünya için önemli bir gündü. O vesileyle biraz haber oldu. Pek de olumlu haberler olmamış açıkçası. Bugünlerde öyle bir eğilim var. Seçime kadar böyle gidecek. Olumlu şeyler küçücük kıyıda köşede yayınlanacak. Bu işin de mevsimi var galiba." Petrolünfaturası Babacan'a göre son hareketlilikte Türkiye'den çıkan sıcak para oldukça sınırlı. Ama rakamı açıklamanın ekonomiye zarar vereceğini düşünüyor. Öyle ki ısrarlarımıza dayanamayıp Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz'ı arıyor. Ancak Yılmaz'ın bu rakamların resmi olarak açıklanmadığını hatırlatması üzerine, saklamayı tercih ediyor. Ama çok tartışılan Merkez Bankası'nın faiz kararlarıyla ilgili net konuşuyor. "İster Süreyya Bey döneminde olsun, ister Durmuş Bey döneminde olsun Merkez Bankamızın aldığı kararlarla ilgili benden en ufak bir eleştiri duymamışsınızdır. Biz Merkez Bankamıza güveniyoruz. Merkez bankamız makro ekonomik program çerçevesinde şimdiye kadar doğru kararlar almıştır." Ancak ABD faizlerini konuşmaya başladığımızda üstü kapalı bir mesaj geliyor: "Türkiye'de faizler çok düştü. ABD Hazinesi'yle aramızdaki fark 2 puanın altına indi. Bizim faizlerimiz biraz yükselince tekrar yeniden dengeler kurulacak. Oraya doğru gidiyoruz." Babacan, 4,5 milyar YTL'lik tedbir paketinin detaylarını verirken önümüzdeki dönemde sapmanın büyüyebileceği işaretini de petrol fiyatlarındaki artışın ekonomiye maliyetinden alıyoruz. Babacan geçen sene artışın ekonomiye ek maliyetinin 6-7 milyar doları bulduğunu söylerken, "Ortalama petrol fiyatı ne çıkacak bilemiyoruz ama bugünkü fiyatlarla hesap ettiğimizde program öngörümüze göre yaklaşık 3-3,5 milyar dolar gibi bir ek maliyet görüyoruz 2006 için" diyor. IMFyerineAB "Bir yandan başmüzakerecilik bir yandan ekonomi. İkisi de yoğun. Birisini bırakmayı düşünüyor musunuz?" diye sorduğumuzda ise iki görevin de üstesinden gelebileceği mesajını veriyor. "AB ile yapmakta olduğumuz çalışmalar, ekonomi konusundaki yapısal reformlarımızın yeni bir çerçevesi. IMF'yle yapısal reform gündemimiz bitiyor. Artık IMF ile para politikaları bir de bütçe politikaları bunları konuşacağız. IMF çerçevesi yerine artık AB süreci devreye giriyor."
Sözünözü: "Kaptanın ustalığı deniz dalgalıyken anlaşılır" Lukianos