Pazartesi sabahı kalktım, "Camlarımatünemiş'Yusufçuk,yusufçuk..'diyebağıran2kumrumunasılpilavyaparım?" düşünceleri içinde "Desturbismillah.." dedim.. İçimde Fenerbahçe'nin Manisa'da arka tarafı 5'lemesinin devam eden yorgunluğu, anlamsızlığı, sıkıntısı, o korku filminin çöküntüsü.. Gazeteleri kapının önünden aldım.. Kahvemi koydum, çöktüm başlarına.. Hepsinde aynı bir habere takıldım.. Haberde yazıyordu ki: "İngilizkadın,Viagraiçtihamilekaldı.." Ve haberin arkası da var.. "7yıldırbebeksahibiolamayanİngilizClaireDunn,1ayViagraalıncahamilekaldı;üstelikikizlere.." Ve İngiliz avrat şıkır şıkır göbeğe durmuş, sevinç çığlıkları atmakta.. Viagra'ya methiyeler düzmekte.. Yumurtaya can veren, duvarda incir ağacı çıkartan güzel Allah'ımın güzel işlerinden biri işte.. Yafu benim bildiğimce, "Viagra.." denilen bu "kaldırıcı" yı erkekler içerler.. İçmesine erkekler içerler de yararı bilvesile kadınlara olur.. Bu işte İngiliz hatun "Bubirmucize.." deyip kaşık havası oynamaktaymış ki, mutluluk olursa bu kadar olur.. Ve sonra aklıma düştü bu "Viagra.." denilen "kaldırıcı" nın bizim ellere geldiği zamanlar.. Allah selamet versin, Refik Erduran Ağabeyim Milliyet'te tefrika bile etmişti, nasıl Viagra içip Amerika'da tozu dumana kattığını.. İmdi ben de kanser ameliyatı olduktan sonra hangi şeytan dürttüyse bilmem ama düşünmüştüm ki, "Mademkimuhtemelengidicisin,oyüzdenbaşındikkalsın..Ayrıyetenkanseridüşüneceğinekafanıdahagüzelşeyleretak.." .. Benim "Viagra.." denilen o "kaldırıcı" ya takıntım, o günlerdendir.. Kendi hesabına yalanı olan ölsün.. Ülen şimdiden sonra oturup martaval mı söyleyeceğim sizlere.. Doğru, doğru, dosdoğru.. Bana arada bir "Kanserinasılyendin?" diyenlere "Viagraile.." diye cevap veriyorum.. (Sankimkanseriyenmekgibibirolguvarmışçasına..Erkenteşhis,çabukmüdahale..Belkiiçtekiinadınabirdirenmegücü..Veçokçaşans..Yoksamdahakanserinyenildiğifalanyok..BenViagra'yıalıncakanseridüşünmeyiboşladım..Kafayıtakacakbaşkaşeylervarken;nedenona,kanserekilitlenmek..Olacak,nasılsaolacaktır..) Şimdi bu İngiliz avrat var ya, hani Viagra içip hamile kalan.. Ona, ilaca dualar eden.. Anımsıyorum da bu ilaç bizim buralara ilk düştüğünde.. Ve onunla ilgili muhabbetler koyulaşıp işler kızıştığında, acayip tartışmalar çıktı bizim coğrafyada.. Bazı gazeteler ve dergiler anında yumuldular o konulara.. Kışkırtıcılığa kadar vardırdılar işi.. Söz timsali yazıp çizdiler ki acayip... Ana tema olarak, kadın kısmının Viagra nam "kaldıraç" tan fena halde müşteki olduklarına dair birtakım asparagaslar.. "Yalanyalan,fitiliyuttubiryılan.." işler.. Ve o dergilerde, gazetelerin renkli ilavelerinde, kadınca anlatılar.. O yazıları yazanlara göre, hatun kişiler kocalarının Viagra kullanmasından son derece şikayetçiymişler.. Bu yüzden depresyonlara bile giriyorlarmış.. Heriflerinin 50 yaş sonrasında azmalarına isyan ediyorlarmış.. O zamanlarda da öyle düşünüyordum, şimdilerde de aynen.. Ula 50 yaşından sonra azmakmış.. Siz bırakın artık o "50yaşındansonraazmak.." lafını, 60-70'lere çıkartın.. 50 yaş, günümüzde belki delikanlılığın son evresi.. Neymiş? "50yaşındansonraazmak.."mış.. Yafu 20 yaşında herkes azar.. Marifet 50'sinden sonra, 60'ında, 70'ince azmak.. Ve bilmem yalan, bilmem doğru, dergilerde okuyucu mektupları yayımlanırdı.. "Eşim59,ben49yaşındayız.Yetişkinçocuklarımızvar..Eşiminbirdencinselisteğinin,aktivitesininartması,benişaşırttı..Birşekildeonacevapveremez,yetişemezoldum.. Bubenikorkutmayabaşladı..Dışarımıgidecek,başkakadınlaramıyönelecek?Çocuklarımızdabüyük..Seksyapmakuzunsüredirunuttuğumbirşeydi..Neyapabilirim?Çoksıkıntıyadüştüm..Artıkkardeşgibiydik.." İyi mi? Elin oğlu kaptırmış gidiyor, evdeki kaşık düşmanında "Kardeşgibiolmuştuk.." nağmelenmeleri.. Ula Viagra dürtüsüne uğramış kişinin bu lafları dinleyecek, düşünecek hal ve durumları mı olur? Adam, ahir ömründe Viagra'yı icat edene hamd-ü senalar yollayaraktan bir yağlı güreş tutmaya soyunuyor.. Peşreve girişmiş ki, cihan pehlivanlarını kıskandırmacasına.. Ve de karşısında türlü-çeşitli bahaneler.. Er meydanından kaçma, ne mene bir iş? Pekiy kıvamına gelmiş bu pehlivanın ateşini kim söndürecek? Di mi ama.. Eller aya, biz yaya.. Ülen aferim İngiliz avrada.. Yiğidinden umudu kesince, kendi Viagra'sını kendisi alıp o biçim bir "Kendinpişir,kendinye.." yapmış.. Padişahmacunu.. Yafu düşünüyorum da bizim ilk gençliğimizde ne sittirirdi Viagra falan filan.. El yazması "ArapFettah'ınmaceraları" nı anlatan "KaymaTabağı" adlı bir eser.. Hepsi hepsi o.. Bir de sadece duyduğumuz ama ne olduğunu hiç bilmediğimiz "padişahmacunu" .. O devirlerde, "Kartakaçmışkişilergeneldebupadişahmacununukovalarlar.." diye işitirdik.. O padişah macunları ki bilenleri için Mısır Çarşısı'nda, Nuruosmaniye'de, Çarşıkapı'da boy boy kavanozlarda ve türlü-çeşitli otlarla, iksirlerle birlikte; aktarlarda ibadulullah.. Viagra'nın yanında, fiyatları bedava.. O padişah macunlarının reklamları yapılırdı ki "KocaYusufvincigibidir.." diye.. Koca Yusuf Vinci; o zamanların İstanbul'unda en birinciye kalkan, kaldıran vinç.. Nerede bir enkaz olsa, kaldırmaya Koca Yusuf Vinci.. Hay Allah, ne günlerdi o günler.. Yafu İngiliz avrattan açtık lafı, Viagra falan filan derken, padişah macununa geldik dayandık sonunda.. O gençlik yıllarımda Milliyet'te çalışırken, Refii Cevat Ulunay en birinciye köşe yazarı.. O zamanlar "Fıkramuharriri.." denilirdi. İkincisi, karşı köşesinde yazan Peyami Safa.. Köşe yazarı enflasyonunun olmadığı bir zamanlar.. Şimdilerde, sarkacını sallasan köşe yazarına çarpıyor.. Bendeniz de aynen dahil.. Ulunay, gazetede padişah.. Dediği ferman.. Çaycının yaptığı çayı beğenmiyor ve anında "Yao,yaben.." diyor.. Çaycı derhal kıç altı.. Anında terhis.. Ulunay Atatürk'ün sürdüğü 150'liklerden.. Ama sürgün bitip döndükten sonra en büyük Atatürk'çü.. Her neyse.. Ulunay, günlerden bir gün neden icap ediyor bilmem, Diyarbakır'dan mı yoksam Gaziantep'ten mi ne, gizli-saklı padişah macunu getirtiyor kendisine.. Sıkı sıkı tembihlerle, gizli-saklı kalacağına yeminler ettirerekten, oradaki gazete muhabirlerini araya sokaraktan.. "Enbirinciyekalite.." diye tembihleyip ağır söverekten, "Tamenbirinciye,ölüyüdiriltecekcinsinden.." talimatını yineleyerekten.. Padişah macunu geliyor, emme velakin yollayanların olmazsa olmaz bir uyarılarıyla.. "Katiyenvekatiyen,sabahlarısadece1tatlıkaşığı.. Fazlasındanmesuliyetkabuledilmez.." Ulunay, "Hastir.." ediyor uyarıyı.. "Ulananasınısatayımgeldikgidiyoruz,ahirömrümüzdeolacaksatamolsun..Olacaksabitamameksiksizolsun.." diyerek yumuluyor macuna.. Ve dahi anayının örekesini görüyor o yaşlarında.. Kardiyoloji servisinde yatarken ziyaretine gittik 3-5 genç.. Padişaha da, macununa da, yollayanına da ana avrat, eşik beşik sövüyordu.. Gülmelerimiz tuttu, bizi de yıkadı bildiğince: -Pezevenkler..Ölseydim,gömemeyecektiniz..Toprağaçakmakzorundakalacaktınız..Sizhalagülün..
***
Nerelerden nerelere be bilader.. Viagra'dan hamile kalan bir İngiliz avrattan, bizim padişah macununa..