Hani "Kesme eşeğin kuyruğunu, kimi uzun der kimi kısa" diye bir laf var ya, benim durumum da ona benzedi. Dün bu köşede yazdığım, "Erken seçimi AKP kazanır" başlıklı yazıma, iki taraftan da eleştiriler geldi. AKP'lileregöre,tabanlarınahaksızlıkyapmışım.Otabanaslındatutucudeğilmiş.Yenilikçivereformcuymuş. Kapanmalarının bu özellikleriyle bir ilgisi yokmuş. Bazı CHP'lilere göre ise, durumu biraz abartmışım. Ortada benim çizdiğim gibi bir manzara yokmuş. Yani ne sokaktaki, ne de alışveriş merkezlerindeki türbanlıların sayısı artış göstermiş. KamuoyuyoklamalarıAKP'yiaçıkaraileöndegöstermiyormuş . İşte CHP, deve kuşu gibi kafalarını kuma sokmuş bu tipler yüzünden seçim kazanamıyor. Teşhisi iyi yapsa belki tedavi yöntemini de bulacak ama bu anlayış onlarda ne gezer. Anketlereinanmazlar. Sizingözlemlerinizeinanmazlar.Gördüklerineinanmazlar. Onların tek inandıkları gönüllerinden geçen. O da gerçeklerle bağdaşmıyor. Peki CHP'nin makus talihini değiştirme konusunda hiç mi şansı yok? Var da bunun için önce istemek gerek. Bıraksınlarartıkkaşarlanmışsiyasetçileriveakademisyenleridehalkabaşvursunlar. Açıkça halka, "Bizi niçin istemiyorsunuz?" diye sorsunlar. "Neler yapmamızı istersiniz?" diye anket yapsınlar. Eskiyen sloganlarını değiştirsinler. Yenilerini bulsunlar. Örneğin genç nüfusa eğilsinler. Tablodadagörüldüğügibi,gençnüfusunbüyükbiroypotansiyelivar. 17 ila 25 yaş grubunda, 12 milyonu aşkın bir nüfus bulunuyor. Bu nüfus, seçimlerin kaderini değiştirebilir. Hiçbir parti bu kesimi bire bir hedef kitlesi seçmiyor. Onları kendisine çekmek için uğraşmıyor. Dahaemeklilervar,işsizlervar,memurlarvar,işçilervar. Bu kesimlere ilişkin de hiçbir parti direkt mesajlar vermiyor. Onlar da, "AKPgelseneolur,CHPgelseneolur. Benimiçindeğişenbirşeyolmaz" diye düşünüyor. Kim uğraşacak böyle şeylerle, yap açıklamanı, ver demecini, kap seçmeni!! Ama bu iş o kadar kolay değil. Şimdiden sonra daha da zor olacak.