Fıkralar, ilginç resimler, geyik espriler, hayatın içinden gerçek itiraflar... Stres atmak için her gün okuyun...
***
Çizgi ötesi
Modern çağda insan ilişkileri
* Mikrodalga fırını çalıştırmak için password arıyorsan, *Solitaire oyununu geçtiğimiz on yıl içinde hiç gerçek kartlarla oynamamışsan, *Yan masada oturan çalışma arkadaşına akşam iş çıkışında çay içme teklifini mail ile yapıyor ve cevap olarak yine mail olarak sadece "ok" alıyorsan, *Üç kişilik ailen için 5 farklı cep telefonu numarasını ezbere bilmen gerekiyorsa, *Güney Amerika'daki tanımadığın biri ile günde 10 kere chat'leşiyorsan ama buna karşılık apartmandaki komşularından hiçbirini tanımıyorsan, *Arkadaşların ile bağlarının kopmasına sebep, onların, mail adreslerinin olmaması ise, *En iyi bildiğin tüm şaka ve esprileri internet üzerinden bulduysan, *Evdeki telefonundan "0" ile çıkış yapıyor ya da telefon çalınca firmanın adı ile açıyorsan, *Çocuklarını ve eşini sadece çalışma masandaki fotoğrafları sayesinde görebiliyorsan, *Bu maddeleri okurken kendine uyduğunu görüp de gülümsüyorsan, *Ve "Acaba burada yazılanları kimlere gönderebilirim?" diye düşünüyorsan," modern zamanlar" dan sen de nasibini almışsın demektir.
Günün fıkrası
İki avcı sohbet ediyormuş. Birisi "Sana bir av hikayemi anlatayım" deyip başlamış. - Ben bir kurşunla tilkiyi hem kulağından hem de arka bacağından vurdum, der demez diğeri atlamış ve, - Ne büyük yalan bir kurşunla bu dediğin olur mu, deyip gülerken diğeri, - Niye olmasın! Ben nişan alıp ateş ederken tilki kulağını kaşıyordu demiş...
En geyik espriler - Özü tatlı, sözü tatlı, candan daha kıymetli. - Anne
İtiraflar
Çocuk da haklı! n üyesi; Cinsiyet: Kadın; Yaş: 29; İl: İstanbul Oğlum, okuma yazmayı yeni yeni söktüğü sıralarda bütün tabelaları okumaya çalışıyor ama bir türlü beceremiyordu. Çünkü tabelalar genelde İngilizceydi. "Onun yazılışı öyle ama dediğin gibi okunmaz. Şöyle okunur " gibi açıklamalar yapmaya çalışıyordum. Oğlum bir gün bana dönüp, "Anne her yerde İngilizce yazıyorsa biz niye Türkçe öğreniyoruz? İngilizce öğrenelim" dedi!
Uyanık müşteri! n menekşelisu; Kadın; Yaş: 33; İl: İstanbul Butik işletiyoruz. Ortağımın iki yaşına basacak olan oğlu çat pat konuşuyor. Fiyatı ne olursa olsun sattığımız her şey için, "Üjj liya" (Üç lira) diyor. Bu durum bazı müşterilerimizin işine geliyor. "Ama çocuk üç lira dedi!" deyip bizimle pazarlık yapıyorlar. Sinir oluyorum. Yahu o daha iki yaşında bile değil! Bu ne uyanıklık!
Tepçe tulak! n ÖZGÜRANAFOR; Kadın; Yaş: 27; İl: İstanbul Dört yaşındaki yeğenim dayısının oğlunun kulaklarını tutup iki yana açtı ve, "Tepçe tulak nasılsın?" dedi. Dayı oğlunun üzüldüğünü görünce, "Ücülme. Ben de tepçe tulağım bak" diye teselli etti.
ÖLDÜREN KOMİKLİKLER Artık kararlı olacağım. Kararlı olmasam mı acaba?