Bu seneki tek hedefi kupayı almak olan Beşiktaş için İstanbul'a avantajlı bir sonuçla dönmek, oynanacak olan oyundan daha önemliydi. Bu maç aynı zamanda eski takımlarına karşı mücadele eden oyuncuların da kendini gösterme savaşıydı. Beşiktaş maçın hemen başında Bobo'nun asistiyle Gökhan'ın ayağından mutlak bir golü kaçırarak iyi oynayacağının sinyallerini veriyordu. Ama ilerleyen dakikalarda belki de benim gibi düşünen herkesi yanıltıyordu. AhmetHassan'a akıl sır erdirmek mümkün değil. Bir oynuyor harikalar yaratıyor. Ondan sonra bir kayboluyor ara ki bulasın. Böyle bir yıldız futbolcu modeli yok! Ya da daha çıkmadı! Beşiktaş yine Cordoba-Koray-İ.Toraman ortaklığı bir gol yedi. Bu golde özellikle Koray'ın Beşiktaş'ın beğenmediği Veysel'i kaçırmasını hayretler içerisinde izledim. Tabii şutu atan Ekrem'i kaçıran A.Güneş'i de unutmamak lazım. İkinci yarıya doğru bir kararla Okan-Tümer değişikliği ile başlayan Beşiktaş daha baskılı, canlı ve organize oynamaya başladı. Ve sağ kanattan yaptığı ilk akında Tümer'le beraberliği buldu. İşte A.Hassan'ın böyle olması lazım. A.Güneş'in de asisti harikaydı. Bu golün hemen ardından her hafta üzerine koyarak oynayan Bobo'nun kendi hazırladığı gol çok güzeldi. Yine Bobo'nun attığı ikinci golgerçekten tam jeneriklikti. Bravo Bobo. Beşiktaş uyuduğu bir ilk yarıdan sonra geçdeolsa uyanarak sahaya ağırlığını koyunca final için harika bir sonuçla İstanbul'a dönüyordu. İkinci yarıdaki oyunuyla da "Ben bu kupayı alacağım" diye haykırıyordu...