Türk kadını, üreme sağlığı ve doğurganlık hakkında yeterli bilgiye sahip değil. İşte, kendimizle ile ilgili bilmediklerimiz....
'50'Lİ YAŞA KADAR ÇIKTI' ÜREME sağlığı merkezlerinde sık karşılaşılan sorunların başında doğurganlıktan kaynaklanan problemler geliyor. Eurofetil Üreme Sağlığı Merkezi Medikal Direktörü Dr. Hakan Özörnek, Türk kadınının cinsel sağlığının yanı sıra doğurganlık ve yumurtlama konularında da yeteri kadar bilgi sahibi olmadığını belirterek şunları anlattı: "Doğurganlık yaşı tıbbi yöntemlerle artırılabiliyor. Üreme yaşı 50'li yaşlara kadar yükseldi. Kadınların doğal yollarla 20'li ve 30'lu yaşlarda gebe kalma şansı yüzde 40. Ancak bu şans 40'lı ve 50'li yaşlarda yüzde 5'e kadar düşüyor.
'YUMURTA KALİTESİ DÜŞER' YAŞLANMA süreci ile kadının yumurta rezervleri azalmaya başlar. Doğurganlık düzeyi adetin 3. günü yapılan bir kan testiyle FSH (yumurtlamayı uyarıcı), E2 (ostradiol) hormonları ve ultrasonografiye bakarak tespit edilir. Bir kız çocuğunun anne karnında 5 aylıkken sahip olduğu yumurta sayısı 6-7 milyondur. Doğumda 1- 2 milyona düşer, çocuklukta azalır. Ergenlikten itibaren ayda bir yumurta artışı olur. Bu azalma menopoza kadar devam eder. 20'li yaşların sonuna doğru yumurta sayısı ve kalitesi düşer. Yumurta sayısı sağlıklı bir kadında 35'inden itibaren 20 bin civarındadır." Dr. Özörnek