Bugüne kadar çıkartılan 'tasalık' yasalar, ne yazık ki özürlülerin derdine derman olmuyor. Bırakın dertlere dermanı; yetkililerin yanlış uygulamaları, adeta yaraları kangren yapıyor. Aynen, kimliklerin arkasına "Özürlü" ibaresi yazılması gibi...
***
Zaten yaşanan trajik olayları bu köşede işliyorum. Hatırlarsanız, 12 Aralık 2005'teki "Tecritkimliği"başlıklıyazımdada,özürlülerinyetkililertarafındannasılaşağılandığınıyazmıştım. Bir dokundum, bin "Ah" işittim. Meğer ne kadar çok canı yanan varmış. Yoğun şikayetler üzerine, böylesine önemli bir konuyu ele almam farz oldu.
***
30Ekim2005tarihve25981sayılıResmiGazete' de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni yönetmeliğe göre 8.5milyoninsanınkimliklerine"Özürlü"yazılarak,"resmendamgalama"dönemibaşlamıştı. Ne yazık ki, "birçokiyiadam"veTürkiyeSakatlarDerneği dışında hiçbir siviltoplumkuruluşu, sözde demokrasi borazanlığı yapan kurumlar ve önde gelen köşe yazarları dahil hiç kimse, 8.5milyoninsanıaşağılayarak'tecrit'eden vahim olaydan söz etmedi. Çünkü, ayrımcılığa uğrayan özürlü...
***
8.5 milyon özürlüye ve ailesiyle birlikte 30 milyonu bulan kitleye yapılanlara, kimseden "Gık" çıkmadı. Sonuçta olay, özürlüler için bir anlamda "altkimlik","üstkimlik" olayına dönüştü. Halbuki, Anayasa'yagöre"Herkesyasalarönündeeşittirveayrımcılıkyapılamaz" . Ama buna rağmen, özürlülere çifte standart uygulanarak Anayasa çiğnendi. Yetkililer, ısrarla bu konuya değinmedi. Çünkü, "çiğnenenler" özürlü...
***
Şimdi akla şu soru geliyor: "Ayrımcılık Anayasa'ya göre suç sayıldığına göre, 8.5 milyon insanın kimliğinin arkasına 'Özürlü' ibaresi eklenerek "aşağılanması" suç değil mi? Yanlış uygulamalarla özürlüyü resmen tecrit edenler, Anayasa'yı çiğneyip suç işlemediler mi?" Yorum sizin... Yeni bir yıla giriyoruz. Dilerim, tüm "engelleneninsanlar" bu yılda arzuladığı yaşamı kucaklar.