Acısıyla tatlısıyla, iyisiyle kötüsüyle ligin ilk yarısını bitirdik. Kimi takımlar ağustos böceği gibi sadece konuştular, kimileri de karınca misali çalışıp istedikleri yere geldiler. Zaten sezonun başından bu yana yaşanan gelişmeleri izlerseniz bunu açıkça görürsünüz. Ligin ilk haftalarında Fenerbahçe puan kayıpları yaşadığı için ağızları bıçak açmıyordu. Kimsenin sesi çıkmadı. Ama ne zaman Kanarya liderliğe oturup gerçek gücünü göstermeye başladı, çamur atmalar başladı ve hemen kutsal ittifaklar kuruldu. Ama ortada olan bir gerçek var; Fenerbahçe çok güçlü ve devrilmesi de oldukça zor. Bu satırlara adını yazarak yazıyı kirletmek istemediğim Başkent ekibinin başkanının son serzenişiyle de Fenerbahçe'ye olan öfke iyice ortaya çıktı. Allah' tan maçlar bitti ve tatile girildi. BaşkanAzizYıldırım ve ekibi de son derece doğru bir kararla ortamı alevlendirmek yerine, yatıştırmayı tercih etti. Yani "Sözgümüşse,sükûtaltındır" prensibiyle hareket etti. Şimdi devre arası. Maçlar oynandığı dönemde beceriksizliklerini örtmek için sürekli olarak Fenerbahçe ve hakemleri göstererek hedef saptıranların, kendi camialarına hesap verme zamanı geldi. Çünkü hedef saptıracak bir ortam yok şu anda. Yani onlar için "Takkedüştükelgöründü." Birileri "para" diye açmış ağzını bekliyor. Diğerinin ise elindeki oyuncular birer ikişer kaçıyor. Öbürü ise yeni bir kan değişimine gitti, ne yapacağı belli değil. Görüldüğü gibi ikinci yarının başlamasına çok var. Ama Fenerbahçe malum kutsal ittifakın çok önünde. Bir takım komplo teorilerinin bile Kanarya' yı yıkabileceğine ben ihtimal vermiyorum. Çünkü Fenerbahçe çok büyük bir müessese oldu. Diğerleri de artık gerçeği görüp BaşkanAzizYıldırım' ı takip etmek zorundalar. Aksi takdirde attıkları çamurların, kurdukları teorilerin içinde boğulacaklar.