Türkiye'de altüst kimlik, Orhan Pamuk ve meslek liselilere düz lise diploması konuşulurken, varlığımızı doğrudan ilgilendiren sahalarda kalelerimiz bir bir düşüyor. Eskiden sadece mevzi kaybeder ve mücadeleyi sürdürürdük ama, artık kaleleri düşürüp adeta beyaz bayrak çekiyoruz. Kendi içimizdeki tartışmalar sırasında kaybedilen bu kuleleri fark etmiyoruz bile... Hatta, halkımız ayıkmasınuyanmasın ve anlamasın diye özel çabalar da sarf ediliyor. Siyasi iktidar hiçbir şey olmamış gibi duyarsız davranırken, medyanın gündemi yılbaşı büyük ikramiyesine odaklanıyor. Sonuçta; "Kıbrıs'taneoluyor,Irak'takiseçimlerdeTürkmenler'invarlığınasılperdeleniyor?", anlayabilene bravo! Kanla, canla, imanla, ahlakla ve kararlılıkla kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde sessiz ve derinden bir çalışma yapılıyor ve Rum mallarının iadesini öngören yasa çıkartılıyor. Yasa tasarısını da Rumlar'a sözde kardeşlik türküleri çığıran iktidardaki CTP organize ediyor. Kahraman lider RaufDenktaş gibi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni kuran ve yıllarca yöneten Ulusal Birlik Partisi milletvekili ve eski Başbakan DervişEroğlu da bu çalışmanın Anayasa'ya aykırı olduğunu haykırıyor ama dinleyen kim?
AynıbilmeceIrak'tadavar Kaldı ki, "Rumlar'akiminparalarınımanevitazminatolaraködeyecekler?Hangikasayı,bütçeyikullanacaklar?", etraflıca açıklamalılar. Böylesineoldu-bittiye,AKPiktidarınınyolverdiğiveRumlar'atazminatödenmesiniuygungördüğüanlaşılıyor. Demek ki Kıbrıs'ın en ihtişamlı bölgesi olan Maraş, şimdiye kadar kimseye tahsis edilmediği için hemen Rumlar'a verilecek. Böylece, AKP iktidarının AB'ye verdiği sözlere uygun dolambaçlı bir yol açılacak. Aynı bilmece Irak'ta da var. Kırmızı çizgilerimizin olduğunu söyleye söyleye her alandan geri çekildik. Bu son seçimlerde de artık Türkmenler'i tamamen unutup "Sünniler'isandığagönderdikya" sözleriyle kendimizi kandırdık. Türkmen cephesine ait binalar ve Türkmeneli Televizyonu otomatik silahlarla taranırken, gözlerimizi kapayıp sırtımızı döndük. Sorarsanız... "Herşeydikkatletakipediliyor."Etsinlerbakalım..
