'İçkili lokantamın ruhsatı geri verilsin' Mülkiyeti ve işletmesi kendime ait bir et lokantasının sahibiyim. Lokantam, 1983'te açıldı. Ancak 1996'da lokantam, elektrik kontağından çıkan arıza nedeniyle yandı. Lokantamı kısa süre sonra yenileyip tekrar açtım. Daha önce 12 aylık içkili lokanta ruhsatım yandıktan sonra turizm sezonunu kapsayan (Nisan- Kasım ayları arası) 8 aya düşürüldü. Tekrar tüm yılı kapsayan ruhsat başvurularım kabul edilmedi. En son 8 aylık ruhsatım da 2003 yılı için geçerli olmadığı belirtilerek tarafıma tebliğ edilmedi.
'GİDERLERİMİ KARŞILAYAMADIM' Bu tarihten sonra ticari faaliyetime içkisiz lokanta olarak devam etmeye başladım. Ancak işletme giderlerini karşılayacak ticari kazanç elde edemedim. İşletmem Bursa Karayolu üzerinde, belediye ve mücavir alan içindedir. İçkili ruhsat tanzim etme yerel yönetimlere devredildikten sonra belediyeye yaptığım müracaat, lokantamızın içkili yer bölgesinde olmadığı için kabul edilmemiştir. İşletmeme, içkili lokanta ruhsatı verilmesini istiyorum. (Nizamettin Kartal)
*** 'DURAK, TRAFİĞİ SIKIŞTIRIYOR' İSTANBUL'da, Libadiye Caddesi'nde oturuyorum. Her gün Göztepe Köprüsü'ne gitmek için buradan minibüsle aşağıya iniyorum. Ancak bu bölgede otobüs durağı yüzünden trafik oluşuyor. Çünkü sitelerin önünde bulunan otobüs durağı için özel bir cep yapılmamış. Yetkililere sesleniyorum. Lütfen bu durakları yaparken, trafiği de göz önüne alın. Durakları geriye taşıyın. (İsmi saklı)
*** 'Yol makaslaşıyor!' Mecidiyeköy'den Etiler'e, Beşiktaş'a ya da Beşiktaş'tan Etiler veya Sarıyer yönüne giden sürücüler Zincirlikuyu'da büyük tehlikeler atlatıyor. Çünkü burada yol tam anlamıyla bir makas şekline bürünüyor. Beşiktaş'tan gelip Sarıyer yönüne gitmek isteyen sürücüler ile Mecidiyeköy'den gelip Etiler'e gitmek isteyen sürücüler sürekli olarak kazaya neden oluyor. Çünkü yol "X" şeklinde kesişiyor. Bu bölgenin yeniden gözden geçirilmesini istiyorum. (İsmi saklı)
*** 'SIVASIZ EV KALMASIN' İSTANBUL, gün geçtikçe daha çirkin bir görünüme kavuşuyor. Bunun nedeni de boyasız ve sıvasız evler. Özellikle varoş semtlerdeki evlerin ne sıvası var, ne de boyası. Dünyanın en güzel kentlerinden biri olan İstanbul'a böyle bir görüntü yakışmıyor. Bence belediye bu konuda çeşitli yaptırımlar getirmeli. Uçaktan baktığınızda, İstanbul tam anlamıyla gri bir kente dönüşmüş durumda... (İsmi saklı)
*** 'Her yerde otopark...' Büyükşehirlerde yaşayanlar için hayat gerçekten çok pahalı. Yıllardır İstanbul'da yaşıyorum. Burada her şey için cebinizden tonla para gidiyor. Benim şikayetim de otoparklarla ilgili. Adım başı her yerde bir otopark var. Otopark olması güzel ama, buralar çok pahalı. 1 saatten itibaren 5 milyonu gözden çıkartın. Süre uzadıkça bu rakam da artıyor. Belediye, otopark sorununa bir çözüm bulmalı. (Taner E.)
*** 'OTOBÜS AZ, ÇOĞU DA BOZUK' İSTANBUL'da Gazi Mahallesi'nde oturuyorum. Her gün Sefaköy'deki işime gidip gelebilmek için büyük sorun yaşıyorum. Çünkü Gazi Mahallesi'ne otobüslerin sefer sayısı yok denecek kadar az. Bindiğimiz otobüsler de bozuk. Özellikle çalışan bayanlar, bu nedenle büyük problem yaşıyor. Artık bu işkenceden bıktık. Lütfen sesimizi duyun. Umarım sorunumuz çözülür. (Filiz D.)