Defalarca yazdık; kredi kartı bu ülkenin kapanmayan yarasıdır. Önceçuvaldızıkendimizebatıralım ve kabul edelim ki, biz kredi kartı kullanmayı bilmiyoruz. Ayağımızı yorganımıza göre uzatmıyoruz. Bedavayı seven bir toplumuz, kredi kartıyla aldıklarımızı bedava sanıyoruz. İkincisi; af çıkmasına güveniyoruz. Nasılsa kredi kartı mağdurlarına bir af çıkar diye borcumuzu ödemiyoruz. 'Borç yiğidin kamçısı' ya. Biz 'kamçıyı' durmadan yiyoruz. İstanbul'a uçaktan hiç baktınız mı? Neredeyse evlerin yarısının çatısı yok. Neden? Çünkü ilk seçimde bir kat daha çıkılacak. Şimdiiğneyibankalarabatıralım. Bankalar, sokakta tezgah açıp, zorla kredi kartı pazarlıyorlar. 'Parası var mı, geliri var mı' bakmadan kart dağıtıyorlar... Sonra, 'ödemeyeni seviyorlar...' İnsafsız, % 400'lere ulaşan fahiş faizlerle vatandaşı icra dairelerinde süründürüyorlar. 1 milyar liralık borç, 2 yılda 20 milyar lira olur mu? Dünyanın neresinde var?
***
TAKVİM, kredi kartı krizi çıktığında tüketicilere yol gösterdi, yanlarında oldu... Şimdi de farklı, yeni bir 'çözümönerisini' gündeme getiriyoruz. Kampanyamıza her kesimden büyük destek var... İngiltere, Almanya ve ABD'de uygulanan bu sistem, pekala bizde de uygulanabilir. Manşetteki haberde detaylarını göreceksiniz. Denenmiş, başarılı olmuş bu sistemi getirelim Türkiye'ye, kurtaralım insanları, bitirelim cinnet haberlerini... Sonra da adamakıllı bir kredi kartı yasasıyla yeni faciaları önleyelim... Bu sayede, binlerce garibanın hayır duasını da almış olursunuz.