Cin,melekveşeytansoyutmudur,somutmu? CEVAP: Soyut ve somut kavramları eski Türkçe"mücerret" ve "muşahhas" kavramlarının karşılığıdır. "Mücerret" yani "soyut" demek, "Elletutulmayangözlegörülmeyenbelkibirşekliolmayanvarlık" demektir. Somut ise, "Elletutulan,gözlegörülenbellibirbiçimiolanvarlık" manasına gelir. Buna göre, cin, melek, şeytan ve hatta ruh soyut varlıklardır. Yani bu varlıklar vardır ama, elle tutulmaz, gözle görülmez ve belirli biçimi olmayan varlıklardır. Biz Müslümanlar, cin, melek ve şeytanların varlığına inanmakla yükümlüyüz. Fakat onlarla ilgili bir sorumluluğumuz yoktur. Onların yaşam boyutları ve biçimleri ayrıdır. Bizi ilgilendiren bir tarafları da yoktur. Varsa da bizim bir sorumluluğumuz mevcut değildir. Şunu söylemek istiyoruz: Cin, melek ve şeytan kavramlarını aklımıza takmayalım, bu konularla uğraşmayalım. Bu konulardan büyücüler çok bahseder oldular. "Benimşukadarcinimvar" diye kuvvet gösterisi yapan sahtekar büyücülere inanmayalım. Dahası var, cin, melek ve şeytan işleri ile uğraşmak zararlıdır. İnsanların psikolojilerini bozar, ruh hastası haline getirebilir.
Loto'dankazandığımparayıhayıramaçlıharcasam,birsakıncasıolurmu? CEVAP: Loto, toto, at yarışları, vb. oyunlar kumar sınıfına girmektedir. Dolayısıyla da onlardan kazanılan para helal değildir. Herkes para kazanmak için çalışıp terlerken, bu türlü oyunlar oynayanlar oturdukları yerde büyük paralar kazanıyorlar, elbette helal değildir. Dolayısıyla helal olmayan bir para ile hayır yapılıp sevap kazanılmaz. Öyle olursa, adam hırsızlık yapar, elde ettiği paranın bir bölümünü hayıra harcayarak sevap kazanır, diğerini de yer, dengeler. Ya o parası çalınan kişinin vebali ne olacakİ Böyle bir anlayış, insanları hırsızlığa teşvik olur. Şunu söyleyebiliriz: Helal olmayan yoldan elde edilen para sevap beklemeden fakirlere verilirse, onlar için bir iyilik olur. Hemen söyleyelim, helal olmayan o para eğer sahibi belli bir çalıntı para ise, öncelikle ve özellikle o para sahibine geri verilmelidir. Ama, loto gibi yollardan gelmiş ise yoksullara verilebilir, karşılığında sevap beklenmez. Ama o yoksullar için bir iyilik olur.
BirAlmankızınıseviyorum.Onunlaevlenmeyidüşünüyorumamadinimizfarklı,neyapmamgerekir? CEVAP: Bir Müslüman erkek, bir Hristiyan kız ile evlenebilir. Din engel değildir. Tabii kız Müslüman da olabilir. Ancak konu sadece bundan ibaret değildir. Kültür farklılığı çok önemlidir. O nedenle bu türlü evlenmelerin çoğu boşanma ile sonuçlanıyor ve ortada çocuklar kalıyor. Her iki taraf da acı çekiyor. Tabii çocukların acısı daha büyük oluyor. Dolayısıyla biz, din farklılığı olan insanların evlenmelerine sıcak bakmıyoruz, teşvik etmiyoruz. Ama "Mutlakaevleneceğiz" diyenlere de "Kesinlikleolmaz" demiyoruz. Böyle bir niyeti olanlar, çok iyi düşünmelidirler. Her şey sevmekten ve aşık olmaktan ibaret değildir. Evlenmek, aile kurmak çok yönlü, çok önemli sorunları olan bir iştir. En doğrusu, herkesin kendi dindaşı ile evlenmesidir.