Şemdinli'de yaşananlar, Türk Devleti'nin ne denli ağır tehdit altında bulunduğunu bir defa daha gösterdi. Sadece devletin içinde bulunduğu durumu değil, milletin de ne tür provokasyonlarla iç içe olduğunu sergiledi. Daha hadisenin başında, yine bu sütunlarda yazdıklarımızı hatırlayınız. Herkesin şaşkınca bakındığı, konuşması gerekenlerin sustuğu bir ortamda "Devletinçivisimiçıktı!" diye sormuş ve bölgede yaşananların tamamen PKK provokasyonu olduğuna dair şüphelerimizin arttığını belirtmiştik. Maalesef, ülkemizde devlete vurarak prim yapmak çok kolay... Nasılsa;kimse,devletvemilletadınahesapsormuyorya!Onuniçinherkesiftiraatarak,yalanlarısıralayarakvesenaryolaryazarakgündemdeyeralıyor. "Ermeniler'esözdesoykırım,azınlıklaraikincisınıfinsanmuamelesiyapıldı,etnikkökenlerinesahipçıkanlardışlandı" gibi yalanlarla ortaya çıkanlar "Demokrasihavarisi" ilan ediliyor.
Alçaklıklarsorgulanmıyor! Aynısı bu bölücü terör konusunda yaşanıyor. Aylardır Türkiye'nin her yanında bombalar patlatılıyor, insanlar ölüyor; mayınlı saldırılarda Mehmetçikler şahadet şerbetini içiyor ama hiç kimse bu alçaklıkları sorgulamıyor. Hergünşehitcenazelerikaldırılıyor,amadevletintepesindekiler,hükümettesorumluluktaşıyanlarsesleriniçıkartmıyorlar.Düğünlerekoştuklarınınyarısınınyarısıkadarcenazeleregitmiyorlar. Yaşanan acılara rağmen, Türk Milleti'nin ortak tepkisini bile dikkate almıyorlar. Şemdinli'deki hadiselerde ise daha ne olduğuna dair hiçbir çalışma yapılmadan bölücülerin naralarına kapılarak "Olaynereyekadargidiyorsa,orayakadargideceğiz" diyorlar. Asker, polis, korucu ve sokaktaki her meslekten Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin vatandaşları alçakça katledilirken "Olay,nereyekadargidiyorsa,orayakadargideceğiz" diye gürleyip milletin vicdanına seslenemeyenler, Şemdinli'deki tertiplerde kime "güven" mesajı veriyorlar! Oradaki hadiselerden sonra bölgedeki il ve ilçelerde neler olduğunu millet görüyor ama; ne acıdır ki, devletin sorumlu makamlarında oturanlar görmüyor! Sokaklar ve devlet daireleri ateşe veriliyor, bölücü sloganlar atılıyor, örgütün işaretlerini taşıyan bez parçaları taşınıyor, katillerin başına övgüler düzülüyor, ama bizim devletin sorumluları sadece Şemdinli'deki eski PKK'lı itirafçı ile hapis yatıp çıkmış eski örgüt üyesinin esrarengiz kapışmasına kafayı takıyor! Şemdinli'deki kamu binaları taşlanırken, kaymakamın belirttiğine göre Türk bayrağı yakılmak istenirken, örgüt militanları sokakta terör estirirken koskoca devletin temsilcileri bugüne kadar sadece 2 kişiyi tutukluyorlar.
Yabancıservislerintüretmesi Anladık; o kirli ve esrarengiz bombalamadan dolayı bu iki kişi gözaltına alınıp tutuklanıyor da, sonrasında ortalığı savaş alanına çevirenlerden biriolsun neden yakalanmıyor? "Senbubayrağanasıleluzatırsın?" denilip bir Allah'ın kulunun yakasına yapışılmıyor! "Butaşlarıkimeatıyorsun,buparmaklarınlahangizaferinişaretiniyapıyorsun" diye kimseden hesap sorulmuyor! Bugüne kadar ülkemizde yaşadıklarımızdan ötürü, şimdi de çok iddialı şekilde belirtiyoruz ki; Şemdinli'deki o son bomba işi de tamamen bölücü örgütün ve bölgede it sürüsü gibi başıboş şekilde dolaşabilen yabancı servislerin türetmesi... Vuravura,ABdiyediye,demokrasikılıflarıuydurauyduraküçültüpsindirdiklerikoskocaTürkiyeCumhuriyetiDevleti,bulabulaeskibiritirafçıyıişbirlikçihalinegetiriprehberyaparsa,vebukaranlıktiplertelsizgibialıcı-vericiişleresoyunursaolacağıdabudur! Bomba patlar, PKK'nın televizyonu tam 2 dakika sonra Şemdinli'den canlı yayına başlar! Eşkıyanın telsizlerindeki konuşmalar kutlamaya dönüşür. Düğmeye basılmışçasına tüm bölgede, İngiliz yayın kuruluşu BBC'nin duyurduğu gibi isyana geçilir! Bizimisyanlarımızisebualçaklıklaraduyarsızkalanlara...Devletinkalançivileridesökülmekistenirken,alış-verişvepazarlamapeşindekoşanlara!