Aşkta gurur olmaz... Sevgiyi dile getirmek çoğu zaman zor gelir insana. Ama bunu gizlemek daha büyük bir yük yükler insanın omzuna. İşte söylenememiş bir sevdanın hikayesi var bugün kalemimin ucunda. Berfin daha çocuk sayılacak yaşta bir sevdanın tam ortasına düşmüştü. Bunu dile getiremese de, bu büyük sevdayı hep içinde yaşadı. Arkadaşları arasında bu konu alay haline gelse de o pek aldırmazdı. Gözünde sevdiğinden yani Kenan'- dan başkası yoktu, herşeyini onun üzerine kurmuştu. Ancak aşkını tek başına yaşadığından, güzel duygularının hiçbirini paylaşamıyordu. Bir gün arkadaşı Işıl, "Berfin neden sevdiğini Kenan'a söylemiyorsun?" diye sordu. Bu soruya aslında Berfin'in vereceği doğru dürüst bir cevap yoktu. Çünkü biliyordu ki, Kenan onun en iyi arkadaşıydı. Kimseyle paylaşamadığı sırlarını onunla paylaşırdı. Aslında Kenan'a bu soruyu soramamasının bir sebebi vardı. Kenan hiçbir zaman Berfin'e o gözle bakmamıştı. Ya da bunu hiçbir zaman göstermemişti. Sorduğu soruya karşılık Işıl'a bunların nedenlerini bir bir anlattı. Ama Işıl buna bir mana veremiyordu. "Neden" dedi. "Neden ondan bir ışık bekliyorsun? Her zaman erkekler atmak zorunda değildir ilk adımı. Bu kez sen ona söyle." Ama Berfin bu düşünceye katılmıyordu, çünkü buna kendisi asla cesaret edemezdi. Ne olursa olsun, aşkından ölse de Kenan'a "Sana aşığım" demezdi. Bunun kendisi için bir son olacağını düşünürdü hep. "Benim için bunu söylemek ölümden beter" dedi Işıl'a. "Aslında onun bana bu gözle bakmadığını bildiğim için, böyle bir konunun konuşulması bile çok manasız. Çünkü arada karşılıklı bir sevgi olsaydı mutlaka dile gelirdi. Artık bu konuyu kapatmak istiyorum." Bu konuşmanın üstünden epey bir zaman geçmişti ki, Işıl Berfin'e kötü bir haber getirdi. "Kenan gidiyor Berfin" dedi. Berfin bu cümle karşısında adeta yıkılmıştı. "Nereye gidiyor. Bana bir şey söylemedi. Sen nereden duydun?" diye Işıl'a yüklendi. Kenan'ın yurt dışına okumak için gideceğini söyleyen Işıl ise, "Hala ona söylememekte kararlı mısın? Bak bu fırsat bir daha eline geçmeyebilir. Bir ömür bu sevdanın yüküyle yaşamak zorunda kalabilirsin. En azından senin ona olan aşkını bilmek zorunda" dedi. Berfin ise bu konuda bir daha konuşmak istemediğini belirterek, "Kaderim buymuş demek ki. Ama o hiçbir zaman onu sevdiğimi bilmeyecek" demekle yetindi. Bu kadar inadı anlamıyordu Işıl, insan birini seviyorsa bunu tüm dünyaya haykırmalıydı. Berfin ise tam tersini düşünüyordu. Onun için gurur her şeyin önündeydi. "Eğer Kenan bana beni sevmediğini söylerse yıkılırım" diye düşündü. Aradan tam 15 gün geçmişti. Artık Kenan'ın yurtdışına gitme günü gelmişti. Tüm arkadaşları onu uğurlamak üzere havaalanındaydı, tabii Berfin de. Herkes iyi dileklerini ilettikten sonra, sıra Berfin'e geldi. Doyasıya sarıldı Kenan'a. Sevgisini içinden haykırıyordu ama sesi çıkmıyordu. Ve Kenan uçağına binerek hiç dönmeyeceği o seyahatine çıktı. Ve otarihten itibaren Kenan'dan bir daha haber alamadı Berfin. Berfin şimdi 40 yaşında ve hala Kenan'ın geleceği günü bekliyor. Ona söyleyeceği 2 kelime var, tabii bir gün Kenan geri gelirse... Senem Kaya