Türk Telekom da özelleşti. Alan hayrını görsün ama, hizmet kalitesini yükseltsin. Benim İzmir Gıda Çarşısı'nda bir ofisim var. 2 yılı aşkındır, Telekom'un ADSL olsun, telefon hizmeti olsun, sorunlarla dolu. Çalışanlardaki memur zihniyeti silinebilirse, hizmetin kalitesi artar. Bir kimse bir müşteri olarak, durup durduk yerde "Hatlarımda sorun var, bu hattan sonuç alamıyorum" diyebilir mi? Niye desin. Bir şikayet varsa, Telekom çalışanı "Bizim tarafta bir sorun yok" cümlesi ile müşteriyi başından savamaz, savmamalı. Karlıkuruluş Telekom'un özelleşmesi geciktikçe değeri düşecekti. Telli haberleşmeye rakip olarak; telsiz haberleşmeleri, internetten uzun mesafe görüşmeleri yapılmakta. Bu uygulamalar yayıldıkça, telekomun telli şebekesinin önemi düşecek, telefon başına yapılan konuşma süreleri ve gelirleri azalacak. 10 yıl önce Telekom'u özelleştirebilseydik, bugünkü değerin iki katını elde ederdik. Telekom'da yadırgadığım, "Bizim hatlarda sorun yok, siz apartman girişinden dairenize kadar olan kısımda sorun arayın" denilmesidir. Yeni bir meslek türü icat edeceğinize, Telekom bu hizmeti görüp faturaya ilave etse olmaz mı? Kaldı ki çoğu kez apartman giriş kutusunda arızalar oluşuyor. Kutu arızalarını gidermek de Telekom'a düşer. Telekom karlı bir kuruluştu. Stratejik önemi vardı, "Konuşmalarımızı yabancılar mı dinleyecek?" gibi söylemlerle özelleştirilmesine karşı çıkılıyordu. Devlet memurlarının bu gibi hizmetleri görmesi artık doğal değil. Çünkü tüketici memnuniyeti öne çıkmış durumda. Şimdi tenkit etmek kolaylaşıyor. Memurdan hesap soramama ilkesi, artık Telekom'da çalışmayacak. Ödediğimiz ücretin karşılığını isteyebileceğiz. Telekom'u alan firmanın yeniliklere açık olması, hizmette insanları memnun etmesi ilkesine sahip olduğunu düşünüyorum. Eğer bu ilkelere sahip değilse, vay halimize. Yağmurdan kaçarken doluya tutulduk demektir. İtirazımyok Aynı gerekçeler olmasa da Ereğli Demir Çelik'in özelleştirilmesi de doğrudur. Ereğli Demir Çelik; dünya rekabetine açık, karlı çalışan ender kuruluşlarımızdan biridir. "Bu, onun özel kanunla kurulmasından kaynaklanıyor" diye düşünüyorum. Duygusal yaklaşımla, "Yabancıya satılmasın, yerli girişimciler alsın" deniliyor. Bu yaklaşıma itirazım yok. Keşke yeterli kaynaklarımız olsa da hiçbir kamu iktisadi kuruluşumuzu yabancıya satmasak. Ancak unutulmamalıdır ki Avrupa Birliği'ne girildiği an, sermaye serbestçe dolaşacaktır. Yabancı sermaye kavramı, AB ülkeleri dışında bir değer ifade edecektir.