Bir gün dudakların kurursa, okyanusu getiririm sana. Akşam ayazında titrersen, güneşi getiririm sana. Eğer gönlün bir sevgi ararsa, kalbimi söküp getiririm sana birtanem... Arslan'dan Burcu'suna
Gözlerin başkasına bakıyor, gönlün başkasını seviyor diye senden vazgeçmeyeceğim. Söyle yar bu gönül seni ölesiye sevmedi mi? Sen beni unutsan da ben seni hala seviyorum... Burhan'dan Gülay'a
Yüreğin öylesine güzel ki, onu incitmelerine izin verme. Ne aşkını yitir, ne güzelliğini. Tek korkun unutulmak olsun, seni unutana yazıklar olsun. Seni çok seviyorum aşkım... Durağanlı Hüseyin'den ölümsüz aşkı Şeyma'ya
Sana diyecek tek bir sözüm kaldı, seni artık hiç sevmiyorum. O kadar şans diledim, demekki hepsi boşmuş. Hep senin seviyene indim, artık hiç inmeyecem. Ama şunu bilki, sana hiçbir zaman kıyamadım... Erkan Işık
Selam Tuba, sana seni sevdiğimi söylemek için burasını seçtim.Çünkü seni tahmin edemeyeceğin kadar çok sevmek istiyorum, eğer izin verirsen canım... Uzunköprülü Usta'dan Sefaköy'deki Tuba'ya
Zafer seni bir daha görmeme ihtimaline karşın, yine de seni çok seviyorum. İnşallah bir gün yine beraber oluruz. İz bırakanlar asla unutulmaz... Hanife'den Zafer'e
Ne seni unutacak kadar zaman geçecek, ne geçen zaman seni unutturmaya yetecek. Bırakıp gitsen de beni, unuttum sanma. Zaman alışmayı öğretir ama unutmayı asla... Sefa'dan Meltem'ine
Sahilden gelen ayak seslerini duyduğumda; gemiye binmiştin, gidiyordun artık. Ama biliyorum ki, beni terkedip giderken hissettiğin aşk, şeftali kokan havuzdan çok daha derin... Musti'den Unutulmaz'a
Aşığım sana anla artık beni. Belki okursun ve beni anlarsın. Yanındayım ama sana çok uzağım. Sana aşık olan bir adamım, senin kölen olayım... Boyacı İsmail'den erişemediği Merve'ye
Seni tanımadan önce ben, ben değildim. Seni tanıdıktan sonra bendeki bensizliğin aslında sensizlik olduğunu anladım... Yalçın'dan sevmesini bilenlere
Sevgiyle, umutla, saygıyla, huzurla, başarıyla, inançla ve dünyanın tüm güzellikleriyle yaşanacak nice yeni günlerimize.... Orçun'dan çalışma arkadaşlarına
Sevdan bu kalbiminde tüter, yokluğun ölümden beter, şu Antepli Mustafa'yı ağlatma meleğim yeter. Hasretinle çileliyim, yaslara bürünmüş divane gibiyim, sana mecburum meleğim... Antepli Mustafa'dan Urfa kraliçesi Tülay'ına
Bir gün ağlamaklı olursan beni ara, belki seni güldüremem ama seninle ağlayabilirim. Bir gün buralardan gitmek istersen beni ara, belki seni caydıramam ama seninle gelebilirim Fatih'den Nejla'ya
Mutluluk nerdesin? Sigaramın dumanında mı, içkinin kadehinde mi; gökyüzünde mi, denizin dibinde mi? Belki nar tanesinde ya da kırmızı gülde mi? Yağmurda mı, güneşte mi, Zorulucan'nın tepesinde mi, Şalur'un deresinde mi, yoksa zalim vefasızın yüzünde mi? Emin Akdoğan'dan Vefasız'a
Güne başladığımda hep seni düşündüm, hep seni andım. Dayanılmaz bir şey oldu hasretin. Dün gece resmini öptüm de yattım. Seni çok seviyorum birtanem. Sen benim gülüm. sen benim canımsın... Oğuz Emre Çanakkale/ Bayramiç
Dün gece seni unutmaya karar verdim ve bir sigara yaktım. Sigaram bitince unutacaktım seni. Daha çabuk unutayım diye, sigaramın üstüne senin adını yazdım. Daha sonra sigaram bitti ama aklımda hala sen vardın. Anladım ki seni hala unutamamışım. Nereden bilebilirdim ki her nefeste seni içime çektiğimi... Saffet'ten Gözde'ye