Ligler başlamadan önce herkesin şampiyonluğun en büyük favorisi olarak Fenerbahçe'yi gösterdiğini hepimiz biliyoruz. Ancak ligde oynanan maçlar sonucunda durumun hiç de düşünüldüğü gibi parlak olmadığı ortaya çıktı. Herkesin çantada keklik gördüğü şampiyonluk, kolay elde edilecek bir zafer değil. İlk maçlarda aldığımız neticelerden sonra Fenerbahçe, spor kamuoyunun gündemine oturdu. Takım üzerinde spekülasyonlar yapılmaya çoktan başladı. Kimi yazarlar, işi Daum'un ocak ayını görmeyeceğini iddia etmeye kadar götürdü. Zaten bu işin raconu hep böyle ola gelmiştir. Meyve veren ağaç taşlanır misali Fenerbahçe hem içerden hem dışardan sürekli eleştiri altında kalıyor. İşin kötü tarafı daha sezon başında henüz ligde hiçbir maç yapmayan takımı şampiyon ilan edenler daha sonra doksan derece çark ediyor. Bir bakıyorsunuz iki maç sonrasında topa tutuyorlar. Gerçek Fenerbahçeli olanlar, hiçbir karşılık beklemeden bu takıma gönül verenler takımı eleştirmeyi hak edenlerdir. Diğerleri eyyamcılık yaparak kendilerini gündemde tutmanın peşindeler. İki maçın düşündürdüklerine bakarsak zaten mevcut durum önceden yazdıklarımla örtüşüyor. Ben bu takımda 12. adamın eksikliğini vurgulamıştım. Ne yazık ki yedek kulübesinin zayıflığı kesin bir şekilde ortaya çıktı. Önümüzdeki birkaç maç tamam mı, devam mı diyeceğimizi gösterecek.