Tanımadığım insanlar (1) Bu ara kendimi öylesine incinmiş ve yaralanmış hissediyorum ki uzun ve menzili bilinmez yollara çıkmak istiyorum. Yollarda insan yaralarını daha çabuk sarar, biliyorum. Çünkü yollarda kimse kimseyi tanımaz. işte bu yüzden yollara çıkmak istiyorum. Çünkü bana hep yollarda karşı-laştığım ve hiç tanımadığım insanlar iyi ve kibar davrandılar. Sabaha karşı otobüs bir çorbacının önünde durur. Yorgun ve uykusuz, çorbacıya girerim. Çorbacı genç ve mahçup bir çocuktur. Tanımadığı ama kendine yakın hissettiği birine hizmet etmekten zevk duyar. Tezgahından gizli gizli bakar bana, birşeylere ihtiyacım olup olmadığını anlamaya çalışır. Bir iki şey sorar. Sigara ikram eder. İstanbul'u merak ediyordur. Bu şehirdeki sinemaları sorar belki ya da okulları. Belki gizli gizli şiir yazıyordur, onları çıkartıp gösterir. Ben şiirlerini okurken "Abi çay yeni çıktı, bir tane iç, getireyim" der. İçindeki ışıklar yanar coşkuyla. Oysa bir kaç dakika sonra otobüsüm kalkacaktır ve ben bu hassas ve iyi kalpli genç çocuğu sonsuza dek görmeyeceğimdir. İkimiz de bunu biliyoruzdur. Belki bir an gelir ikimiz de en yakınlarımıza söyleyemediğimiz bir yakıcı sırrı otobüsün kalkmasına 1-2 dakika kala birbirimize fısıldarız. Çok kutsal ve umutsuz bir dostluk kurulmuştur aramızda. Otobüsün kornası çalar ve genç çocuk bana hatıramda kalmasını istediği bir jest için telaşlanır. Bir şey bulamaz ve "Şiirlerim sende kalsın abi" der. Ben de ona İstanbul'daki telefonumu veririm. Gözlerini ayıramaz numaralardan.
UNUTULMAMAK İÇİN... Yalnızlığımın, beni yollara atan yaralanmış yüreğimin dostu olmuştur o an. Ayrılırız. İçimde bir şey kopar. Otobüs yola devam eder. Hepsi hepsi bu kadardır ve eşsizdir. Yaşamın çaresi bulunmaz bir eksikliği var. Ne kendi sevginizden eminsiniz, ne sevgilinizin, ne de dostlarınızın. Arada hep bir hukuk var. Medeni Hukuk, Borçlar Hukuku, Ticaret Hukuku, İdare Hukuku. Bitmeyen ve alttan alta süren hep bir gizli hesaplaşma. Yalnız kalmamak ve unutulmamak için bu hukukların kurallarını gözetmeniz gerekir. (Sürecek)