Aşkı aramak Kendi kalbine söylediğin bir yalan mıdır aşk? Yoksa, sözlerini yazıp, bestesini yaptığın ve kalbinle söylediğin bir şarkı mıdır? Aşk savunmayı reddeder de, özgürlüğün denizinde boğulmayı mı emreder? Görücü usulü hazırlanmış meydanlarda, karakter tahlili midir aşk? Yoksa kollarını dört açtığın ve özlemle beklediğin masal kahramanı mıdır? Aşkta sadece doğruların iktidarı yoktur, yanlışlarına da "Kabulüm" diyebiliyorsan, aradığın aşkı bulabilirsin. Yoksa, ne hatasız aşk vardır, ne hatasız insan. Aragon'un kitabına adına veren "Mutlu aşk yoktur" sözcüğünü, şimdi şarkılarda dinlemiş olmana da boş ver. Mutlu aşk vardır, mutlu olmasını bilmeyenler, kendi derdine yansın. Aşkta sadece almayı düşünüyorsan, bencilliğin yörüngesinden bir an bile sapmıyorsan, yolun açık olsun. Seni bekleyen yalnızlar kavşağında, bütün ışıkların kırmızı yandığını göreceksin. Senin hayal kırıklarını onarmak için, bütün arkadaşların bir işaretini bekliyorlar. Ağla ağla açılırsın... Eğer, aldıklarından fazlasını verebiliyorsan ve karşındaki de senin kadar fedakarsa, al sana mutlu aşk. Aşkın ömrünü uzatmak sizin elinizde. Aşkın süslü kelimelerden ziyade, yalın yüreklere ve ışıklı gözlere ihtiyacı vardır. Aşkın haramilere değil, ırgatlara ihtiyacı vardır. Sevmek bir sanattır. Hiçbir ressamın çizemediği resimleri çizebilenler, sadece aşıklardır. Aşk, hepinize tanıdık gelebilir. Aslında çok uzaklardan gelir. O yüzden aşkın sizin ayağınıza gelmesini beklemektense, siz aşkı dört bir yanda arayın. Belki yakınızdadır, belki tesadüflerin durağında. Şunu bilin ki, aşk her zaman bayramını iki kişiyle kutlar. Cenazesini yalnız kaldırır.