"Hipertansiyon hastası, 50 yaşında bir bayanım. Tansiyon ilacı kullanıyorum. Beslenmemde nelere dikkat etmem gerekiyor?"
CEVAP: Hipertansiyon (yüksek tansiyon), kan basıncının yüksek olması durumudur. Sistolik kan basıncının 140 mmHg'nin, diastolik kan basıncının ise 90 mmHg'nin üzerinde olmasıdır. Hipertansiyon; felç, böbrek hastalıkları, koroner kalp hastalıkları için önemli bir risk faktörüdür. Hipertansiyonlu bireyin kalp hastalığına yakalanma olasılığı 3-4 kat, felç geçirme olasılığı 7 kat daha artmıştır. Şişmanlık başlıca risk faktörlerinden biridir. Vücut ağırlığı olması gerekenin yüzde 20 üzerinde olanlarda, hipertansiyon görülme sıklığı ideal ağırlıktaki bireylere göre 2 kat fazladır.
Kan basıncını etkileyen faktörler Sodyum, potasyum, yağ ve alkol, kan basıncını etkileyen faktörlerin başlıcalarıdır. Sodyum (Na): Tuz (NaCl) fazla alımı ile hipertansiyon riskinin arttığı kabul edilmektedir. Tuzun yüksek tüketimin olduğu Japonya gibi Uzakdoğu ülkelerinde; hipertansiyon ve buna bağlı felç, ölüm nedenleri arasında önemli bir sırada yer almaktadır. Potasyum (K): Sodyum alımının yüksek olduğu durumlarda, potasyum alımının artırılmasının kan basıncının düşürülmesinde etkili olduğu tespit edilmiştir. Yağ: Diyetteki doymuş yağ alımının sınırlanması, hipertansiyonda düşüşe yardımcı olabilmektedir. Alkol: Alkolün hipertansif etkisi, kadınlarda erkeklerden daha yüksektir. Bütün bunlardan yola çıkarak, hipertansiyonun beslenme tedavisinde şu noktalara dikkat etmeliyiz: * Beden ağırlığını, ideal sınırın yüzde 15'ini geçmeyecek düzeye indirin. * Alkol hiç kullanmayın. * Mutlaka alkol alacaksanız, 1 kadeh içki ile sınırlandırın.
Tuz kullanımını azaltın * Günde 2-3 gr'ı geçmeyecek miktarda tuz tüketmeye gayret edin. * Dışarıdan söylenen paket servislerle verilen küçük poşet tuzlar, yaklaşık 1 gr kadardır. Gözünüzde canlanan bu küçük poşetlerden, yaklaşık 2-3 adet kadar tuz tüketin. * Yemeklerinizi tuz ilave etmeden pişirin. * Ekmeklerinizi az tuzlu veya tuzsuz tercih edin. * Yemeklerinizde potasyumca zengin, maydanoz, nane, kekik, dereotu, soğan, limon suyu gibi tat vericiler kullanmaya özen gösterin.
* Kansere karşıda koruyucu potansiyel etki mekanizmasına sahip olan sarımsak, sofranızda mutlaka yer almalı. * Yüksek oranda doymuş yağ içeren tereyağı, margarin, kuyruk yağı ve iç yağı kullanmayın. * Bitkisel sıvı yağları tercih edin. * Yeşil rengin hakim olduğu bir sofra düzenine, sahip olun. Tere, roka, yeşil soğan ve maydanoz tüketin. * Peyniri tuzsuz almaya dikkat edin veya su içerisinde bekletin. * Zeytin tüketimini, günde en fazla 4-5 adet olacak şekilde sınırlayın. Tuzsuz zeytin tercih edin. * Düzenli sebze tüketimine özen gösterin. * Meyve alımınızı artırın. * Salata, sebze ve meyveyi her gün mutlaka tüketmeye çalışın. * Tuz içeriği yüksek olan turşu, salamura ve ev salçası tüketimini azaltın.