Globalleşme diye bir kavram çıktı çıkalı, dünya çok değişti. Türkçe'ye küreselleşme olarak çevrilen bu kelime, aynı zamanda dünyanın küçüldüğü anlamına da geliyor. Artık çok uzaklardaki bir olayı bile anında hissedebiliyoruz. Örneğin Çin'deki bir banker krizi, dünya döviz piyasalarını alt üst edebiliyor. Bukriz,ülkemizdededolaryadaeuronunfiyatınıetkiliyor. O yüzden, "Bana ne dünyanın şu ülkesinde olanlardan" diye düşünenlerin çağı çoktan geçti. Tabii parayla, pulla hiç işiniz yoksa, dünyaya boş vermişseniz o başka. Türkiye'de çoğu kimse, Kuzey Ren Vestfalya'nın nerede olduğunu bile bilmez. Ancak bu ülkede önceki gün yaşananlar, Türk ekonomisini anında etkiledi. Dolaryükseldi,eurodüştü.Borsaendeksigeriledi. Niçin? Çünkü, Almanya'nın bu eyaletinde yapılan seçimleri, iktidar partisi olan SPD kaybetmişti. Sosyal Demokratlar'ın 39 yıllık bu kalesini, Hristiyan Demokratlar ele geçirmişti. Buolay10-15yılönceolsa,"Bizene,yesinlerbirbirlerini"dergeçerdik. Şimdi, "Vah, vah!.." diye üzülüyoruz. Çünkü, Almanya'da Sosyal Demokratlar'ın kaybetmesi demek, Türkiye'nin AB yolcuğunun tehlikeye girmesi demek. Çünkü, iktidar adayı Hristiyan Demokrat Birlik, Türkiye'nin AB'ye tam üye olmasına karşı. Hatta,3Ekim'demüzakerelerebaşlanmasınıistemiyor. Olayın Türk ya da Türkiye düşmanlığı ile ilgisi yok. Tamamen ekonomik. Almanya'da büyük bir ekonomik kriz var. İşsiz sayısı 5.2 milyona ulaştı. İktidarpartisininseçimikaybettiğiKuzeyRenVestfalyaeyaletinde,işsizsayısı1milyonuaştı. Muhalefet partileri, işsizlik ve ekonomik durgunluğu seçim malzemesi olarak kullanıyorlar. İşsizliğin suçlusu olarak da yabancıları gösteriyorlar. Onlara göre, Türkiye'nin AB'ye girmesi, Alman ekonomisine büyük yük olacak. Türklergelip,Almanlar'ınelindenişlerikapacaklar. Bu tez, refah düzeyi gerileyen Alman halkı tarafından giderek benimseniyor. Başbakan Gerhard Schröder, seçim yenilgisi üzerine derhal harekete geçti. Ve erken seçime gitme kararı aldı. Büyük bir ihtimalle, Eylül ayı içinde Almanya'da seçimler yapılacak. Buseçimlerbizimiçinçokönemli. Eğer Türkiye'nin AB'ye girmesini destekleyen Sosyal Demokrat Parti seçimi kaybederse, bizi sıkıntılı günler bekliyor. Türkiye'nin üyeliğine karşı olan Hristiyan Birlik, iktidara gelmesi halinde, 3 Ekim'de yapılacak AB müzakerelerinin ertelenmesi için bastıracaktır. Müzakerelerertelenmesedebirsonuçalınmasızoragirecektir. Bu arada, 29 Mayıs'ta da Fransa'da referandum olduğunu hatırlatalım. Bu referandumda "Hayır" oylarının oranı yüksek çıkarsa, işimiz daha da zorlaşacak. Çünkübudurumda,Fransızhalkı,Türkiye'ninAB'yealınmasınadakarşıçıkmışolacak. Sonuçta, sonbahar için soğuk terler dökmeye başlayacağız. İşte sayın okurum, dün ekonomi çevrelerinde bu senaryolar konuşuluyordu. Paranın, pulun, yatırımların geleceği, bu senaryolar ışığında yeniden değerlendiriliyordu. Bensadeceşukadarınısöyleyeyim:Parasıolanlarınriskiarttı. Devekuşu gibi kafasını kuma sokup, olan bitenle ilgilenmeyenler için bu risk her zamankinden fazla. Unutmayın ki, akıllı yatırımcı en iyi parayı riskli dönemlerde kazanır.
Globalleşme diye bir kavram çıktı çıkalı, dünya çok değişti.
