CEVAP : Mürşit yol gösteren kişi demektir. Bir de tarikatlarda şeyhe mürşit denilmektedir. Size bağlanmanız gerektiğini söyledikleri mürşidin tarikat şeyhi olduğunu sanıyorum. Kısacası sana mutlaka bir tarikata, hem de size kim bu telkinde bulunuyorsa onun tarikatına girmeni ve onun şeyhine tabi olmanı söylemektedir. Bütün tarikat mensupları bir siyasi parti gibi kendilerinin en iyisi olduğunu ve kendi mürşitlerinin en üstün mürşit olduğunu söylerler ve kendi tarikatlarına girenlerin ahretleri kurtulur, girmeyenler ise cehennemi boylarlar. O nedenle size o sözleri söyleyenler kendilerince sana acıyıp seni kurtarmak istemişler ve bir de tarikatlarına yeni bir üye kazanmak istemişlerdir. 'Müslümanlar,hakyoldadır' İşin gerçeğine gelince durum çok farklıdır. Müslümanlık büyük ana caddedir. Tarikatlar bu cadde içinde kendilerince bir patika küçük bir yol edinen kimselerin izlediği çizgidir. Tuttukları yol doğru mudur, değil midir onu ayrıca incelemek gerekir. Müslümanların tamamı büyük ana caddede olan herkes hak yoldadır. Ahrette kimlerin nasıl muameleyle karşılaşacağını yalnız Allah bilir. Kimin kimi kurtaracağını da yine sadece Allah bilir. Kaldıki Kur'an'da Allah'ın izin vermediği kimsenin asla şefaatçi olamayacağı açık olarak beyan ediliyor. Dolayısıyla kimsenin elinde ben adamlarıma şefaat ederim, onları kurtarırım diye bir yetkisi yoktur. Öyle diyenler yalan söylüyor, Allah'a iftira ediyorlar. Yalancıların arkasından gidenler pişman olurlar. İslam'da sizi mürşitler kurtaracak diye bir şey de yoktur. 'Birmürşitliksınavıvekurumuyok' Herkes kendi ameline ve yüce Allah'ın af ve rahmetine güvenmelidir. Kimlerin mürşit olduğunu, hangi sınavdan geçerek bu mürşitlik unvanını aldığı da belli değildir.Türkiye'mizde tarikatlar resmen yasak olduğu için, onlarla ilgili diğer konular da gündemde değildir. Yani bir mürşitlik sınavı ve kurumu da yoktur. Dolayısıyla bugün ben mürşidim diyen kimselerin hiç birisinin ehliyet belgesi mevcut değildir. Üzülerek söyleyelim ki bugün Türkiye'de çok sayıda tarikat ve her birinin de kendilerine göre şeyhleri ve mürşitleri vardır. Bunların başına bir çok saf yürekli Müslümanlar toplanıyorlar. Bunlardan büyük zarar görenler de oluyor. Hele bazıları şeyhliğini ilan ettikten sonra kısa zaman da zengin oluyorlar. Daha doğrusu şeyhler içinde fakir olan yok gibidir. O sadece kendisinin müritlerini yani kendisine tabi olan adamlarını ahrette kurtaracağını söylüyor, bunu yakın adamlarına fısıldıyor, onlar da bunu yayıyorlar. Tabii, birisi size ahrette cenneti verirse, siz de kendisine bu dünyada elbette bir şeylere vereceksiniz öylece şeyh efendiler hızla zengin oluyorlar. Evet bazı kimseler mürşidim diye ortaya çıkıyor ve başına bir takım saf insanları topluyor ve ben sizi ahrette kurtaracağım, hadi siz de beni bu dünyada kurtarın dercesine onlardan paralar ve imkanlar devşiriyor. 'Kur'anıKerimhidayetrehberidir' İslamiyet apaçık bir dindir, saklı gizli tarafı yoktur. Öyle gizli ve esrarengiz kişi ve olaylardan uzak duralım. Allah herkese akıl ve izan vermiştir. Kur'an herkes için hidayet rehberidir. Hoca efendiler camilerde gerçekleri söylüyorlar. Gizli şeyhlere değil, açık hoca efendilere kulak verelim. Bu gün doğruyu, hak yolu bulmak çok da zor değildir. Herkes belli bir eğitim görüyor, kitaplar ortada, camiler açık, din alimleri her yerde vardır. O nedenle saklı gizli işlerden uzak durmak gerekir. En önemlisi onlar insanların psikolojilerini bozar, insanı aile ve çocuklarından koparırlar. Bir tarikata girip de sonra eşinden ayrılar çok sayıda insan vardır.Tabii herkese karalamak gibi bir niyetimizi yoktur. Ama çok sayıda yanlış adam olduğu için biz halkımızı tedbirli olmaya çağırmak zorundayız. Tarikatların en çok yıktığı şeylerden birisi de insanın çalışma ve kazanma azmidir. Dünya için çalışmayı sürekli kötülerler. Çalışmazsanız fakir kalırsınız ve milletçe fakir oluruz, o zaman da dünyada ayak altında kalırız. İslam'ın ana caddesinden ayrılmayalım, dar yollara ve gizli kollara girmeyelim.
