Abdülhamit döneminde "kekemeydi" basın özgürlüğü. Yarından tezi yok. Dilsiz!
***
Artık kuşları dinleyeceksiniz. Haberlerin anlamı kalmayacak, çünkü doğruların hükmü kalmayacak. Yalan hayallerin iktidarında mışıl mışıl uyutulacaksınız. Enflasyon daha da düşecek, üstelik başınızın üzerine. Siz altında kalacaksınız. 18 milyon insan yoksulluk sınırının altında gezinirken, siz kaynanalar ve gelinlerle saltanat kayığına binip, harika gezintilere çıkacaksınız. Başınızın üstünde "alıcı" kuşlar. Vergi, icra, kredi kartı borcu, vs. vs...
***
Herkes, kendi cesedinin üzerinden atlayıp başkasının yardımına koşacak sanıyorsunuz. Yeni bir dünya mı kurulacak yasaklardan? Kaybedilmiş siperlerin yenik orduları her şeye boyun eğecek. Ne emredilirse onu yazacaklar. Gökyüzünü kuşlar temizliyor, o yüzden mavi! Yeryüzünü insanlar kirletiyor, o yüzden berbat.
***
Hayatı sevdiren, özgürlük duygusudur. Ve hiçbir yasak, sonsuza kadar değildir. Bir kuşun, bizler kadar yaşamaya hakkı varsa, bir insanın da kuşlar kadar özgür olmaya hakkı var. Doğru haber almaya, düşündüğünü ifade etmeye... Özgürlüğün anayasası bunu emreder. "Kuşbeyinli" denildiği zaman hakaret sayılır. Ama bizim özgürlüğümüz kuşların beyni kadar bile değil. Yarından tezi yok, insanların üzerine pisleyip, "talihkuşu" diye kendilerini yutturanların "beynine" bile saygı duymak gerekir.
***
Yarından sonra "kuşlarsöyleyecek" haberleri. İktidar bültenlerine hazır olun! Gazetelerden umudunuzu kesin. Politikacıları yağlamak, yıkamak için zaten fırsat kollayanların, yeni basın yasasına neden tepkisiz kaldıklarını sormayın bile...
***
Abdülhamit döneminde "kekemeydi" basın özgürlüğü. Yarından tezi yok. Dilsiz!