Türkiye 3 gündür öldüren rakıyı konuşuyor. İstanbul'daki şebekenin piyasaya sürdüğü rakılar, ölüm kustu. Bilanço ağır. Sahte rakılar, Türkiye'nin dört bir yanında. Ancak, öldüren rakının üretildiği yer İstanbulBayrampaşa'da bir otopark. Şimdi sıkı durun. Öldürenin yalnızca sahte rakı olmadığını göreceksiniz. Kasım2004'tekiihbar Kasım2004'te yani 4 ay önce, jandarmada önemli bir makama ihbar yapılıyor. İhbarda, "İstanbulBayrampaşa'da,şucadde,şunumaradabulunanotoparktakiimalathanedekaçakrakıüretiliyor" deniliyor. Adres, otopark sahibi dahil 9 kişinin ölümüne yol açan rakıların üretildiği yer. Yani tam bir nokta atışı. Peki aradan geçen 4 ayda ne yapılıyor? Yanıt, soru işareti! Yalnızca bu adreste üretilen 52 koli sahte rakı şimdi piyasa raflarında, restoranlarda. Üstelik 9 vatandaşımızı da kaybettik. "Öldürenihmal" başlığı, meslekteki klasiklerden biridir. Maalesef, rakı işinde yaşananları en iyi anlatan başlık. Şimdi, diyelim ki ihbar alındıktan sonra istihbari çalışma yapıldı. Belki bu imalathanenin daha büyük bir organizasyona götürebileceği düşünüldü. İyi ama bu sırada kolilerce zehrin piyasaya sürüldüğü fark edilmedi mi? Aslında bir hazırlık olduğunun ipuçları var. Zira ölümlerin ardından birçok ilde elle konulmuş gibi imalathane bulunup, basılıyor. İhbarın yapıldığı yer belli. Ve ciddiyetini tüm ülke biliyor ki, orada sümenaltı edilmesi ihtimal dışı. Ancak gerektiği gibi çalışma yapılamadığı da ortaya çıkan tablodan belli. Bakalım, ilgili güvenlik teşkilatımız bu konuda neler yapacak?
***
EmineHanımsiyaseti...
Emine Erdoğan, "Etiyopya'dan 2 çocuğu Türkiye'ye getirirsek, Başbakan sevinir" demiş. Siyaseten iyi fikir. Açaçıkta Etiyopyalı'yı gören Türk garibanı, haline şükreder.
***
Bayülgen ve Brejnev'in annesi
Ünlü komünistler listesine, 3 isim daha katıldı. OkanBayülgen,FerhanŞensoy ve Teoman. Duyanın yüzünde tebessüm belirdi tabii. Maaşallah her birinin hali vakti yerinde, dünyalıkları tamam, lüks içinde bir yaşamları var. Olmasın mı? Tabii ki olsun. Allah daha çok versin. Ama bu şartlarda, komünistlikleri Sovyet politbüro üyelerininkine benziyor. Tüm ülkeye kanaat getirmeyi, paylaşmayı tembih edip, lüks içinde yaşayan politbüro saltanatını hatırlatıyorlar. AnneBrejnevolayıçözmüş... SovyetlerBirliği'nde, LeonidBrejnev dönemi. KomünistPartiGenelSekreteri, annesi ile birkaç günlük geziye çıkar. Raylar üzerinde tıkır tıkır ilerleyen trenin penceresinden bakıp, annesine seslenir: - Annebak,buuçsuzbucaksıztarlalarbenim. Anne Brejnev, üzgün bir ifadeyle yanıtlar: - Vahyavrumvah... Brejnev bir anlam veremez ve az ileride karşılarına çıkan dev enerji santralini gösterir: - Annebudabenim. Tepki aynı olur: Vahyavrumvah. Brejnev, yolculuk boyunca ısrarla devam eder: - Anneşufabrikalar,şuapartmanlar,buarabalardahepbenim. Anne Brejnev'in tepkisi aynı. Yolculuğun sonunda, KremlinSarayı'na gelirler. Komünist lider, muhteşem yapının önünde durup son kez şansını dener: - Annebudabenimsarayım. Annesinden aynı tepkiyi alınca sinirlenir, "Anne,buzenginliğimesevineceğineüzülüyorsun.Nedirderdin?" Anne Brejnev'in yanıtı, aslında Sovyet diktatörlüğünün birkaç kelimeyle analizidir: - Oğlumiyigüzelde,şukomünistleriktidaragelirse,bunlarıelindenalır.Onaüzülüyorum. İşte komünistliklerini ifşa eden ünlülerimizin fotoğrafı da bu. Gerçi ortada komünist tehlike falan yok ama ne olur ne olmaz, son karardan önce annelerine danışmalarında fayda var.