Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa 11 Aralık 2004

Deve boynuz ararken..

Eh, mübarek cumaya şurada ne kaldı..
Haftaya bugün; onlar sağ, biz selamet.. Onlar, yani AB..
Cuma günü, "Aç kapıyı bezirganbaşı.." diye eski bir çığrışla kapılarına düşeceğiz.. Osmanlı'nın, yattığı yerde kemikleri sızlayacak.. Eee, ne de olsa kendi bildiklerine terso işler.. Top gümbürtüleri ve mehter marşlarıyla oralara gitmek varken, böylesi yaltaklanmalar koyar tabii..
17 Aralık'ta verecekleri, bir "gün" sadece.. Birliğe giriş için görüşmelerin başlayacağı bir günün teyidi..
Sanki Kaf Dağı'ndan kar bağışlayacaklar.. Bu arada azarlamalar, kulak çekmeler.. Her gün yeni bir numara.. Kıvırtmanın türlüsü, çeşitlisi.. "Kıvırtma.." lafı az kalır..
"Çalkala yavrum çalkala.." bir hal durumlar.. Ve daha çok ot yoldurucaklar bizlere, çok.. Kendimiz için mümkünsüz olanları mümkün kıldırmak için daha neler neler.. Verecekleri, bir gün, ağzımızdan burnumuzdan getirdiler.. Diyarbakır'a "Kürdistan.." diyecek kadar küstahlaştılar..
Çoğu ilişkilerinde, Türkiye'ye saçları üç numara kestirilmiş, entari giydirilmiş besleme kız muamelesi çekiyorlar ya da kapılarında yatıp kalkacak bir yanaşma..
Atasözümüzde denildiğince: "Ağzına bir zeytin tanesi verir, kıçına kova tutar.."

'Alma ağacında' oturmak..
Bu ülke insanı, bayağı bayağı içtenlikle inandı AB'ye üye olmaya.. Ama onlar, bu minval üzere seyretmeye devam ederlerse, yani uyutmaca, aldatmaca, kandırmaca, en azından oyalamaca üzerinden kafalarınca uyanıklıklara soyunmaya devam ederlerse, bıktıracaklar..
Tam üyeliğimize yan çiziyorlar, serbest dolaşım hakkımıza daha şimdiden "Aklınıza bile getirmeyin.." diyorlar..
Tarih verme ve müzakerelerin başlaması konusunda böyle yokuşlara sürmeler olmaktaysa, varın siz 1520 yıllık süre içinde nasıl bir elma ağacında değil "ALMA" ağacında oturacaklarını..
Avrupa'nın hangi şehrine giderseniz gidin, bir köşede durun, geçen 100 kişiye sorun, "Türkler AB'ye girsin mi?" diye.. 100 kişiden 98'inin cevabı "Hayır" olacaktır..
Ve son söylemleri:
Türkiye büyük, kalabalık ve çok yoksul bir ülke.
Onu, bizler de biliyoruz.. Kalabalık, yoksul ama aynı zamanda BÜYÜK bir ülke..
Eee ne yaparsınız ki, "Şeytanla ortak buğday eken samanını alır.." ..
Ve de bizi yönetenlere de bir atasözü: "Deve boynuz ararken kulaktan olur.."
Evet ne diyorlar? Yoksulluğumuzu yüzümüze vuruyorlar..
Kıbrıs'ı bildiklerince kotardılar..
Yakındır, "Ermenistan'a önce kapıları, sonra bir deniz kenarı açın, kayıtsız şartsız soykırımı kabul edin.." demeleri.. Ayasofya'yı kilise yapma talepleri, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin dörtte bire indirilmesi, hapishanelerdeki bütün teröristlerin serbest bırakılmaları
(Sanki kalmışlar gibi..) .. Neymiş, "Biz, AB'ye belki de 20 yıl sonra misafir üye olarak kabul edilebileceğimiz için.." O dahi garanti değil..
Onlar, bizim basbayağı bir "MANDA" ları olmamızı istiyorlar.. "Yat.." dedikleri zaman yatacağımız,
"Kalk.." dediklerinde kalkacağımız, söylediklerini hep ferman olarak kabulleneceğimiz..
Ne yaparsanız ki, "Şeytanla sofraya oturanın kaşığı da uzun olmalı.." .. Bakalım göreceğiz, 17 Aralık'ta neler yapacaklar, bizim geminin dümenini tutanlar? Velhasılı kelam, bizim gibi "Yoksul.." diye tanımlanan kişilerin zengin kısmıyla arkadaşlıkları zor iştir, zor..

Zenginle
arkadaşlık..
Kendimden bilirim.. İlk gençliğimde, yaz aylarında, İzmit'in Derince'sindeki Petrol Ofisi'nde vana işçisi olarak çalışırdım.. Günde 6 lira yevmiye ile.. Hafta sonları İstanbul'a gelirdim.. Yaşıtım olan zengin çocukları vardı.. Baba parası yerlerdi bu tosunlar, peynir-ekmek yer gibi.. Takılırdım onlara bazı bazı ve sonuçta felaketim olurdu ağlardım.. Üç gün karnım ağrır, feleğim feriştahım şaşardı..
- Hadi bu gece Taksim Belediye Gazinosu'na takılacağız.. Façanı yap, hazırlıklı ol..
- Yok arkadaş.. Benden çalışmaz.. Bizdeki arpa oraya sıçratmaz..
- Ulan senden arpa, buğday soran oldu mu.. Sen karışma.. Bizi eşkıyalar soydu? Arkadaşlıkta para kimdeyse o öder..
Kalkılır gidilir.. En önlerde bir masa.. Garsonlar alesta.. Mezenin her çeşidi, sonsuz bir itibar..
Masaya gelen bir çiçekçi kızın, etrafı çiçeklemesi.. Bir başkasından alınan sigaralar, purolar ve zengin çocuklarından birinin umursamaz tavırlarla söylediği iki-üç sözcük:
- Veriver şunların parasını.. Çiçekçinin de..
İşte ananın örekesini o zaman gördün demektir.. Ölür ölür dirilirsin.. O çiçeklere, sigaralara, purolara verdiğin parayla, Samatya'da, Yedikule'de, eski Kumkapı'da bir hafta süreyle masa kurabileceğini bildiğinden, duruma en kallavisinden söversin, ama içinden..
Tuzu kurularla arkadaşlık, yakındaşlık, yoldaşlık etmek, şımarıklıklarına tahammül etmek güç zanaattir..
Hadi o atasözünü yineleyeyim: "Deve boynuz ararken, kulaktan olur.."



***


Kızların Semra Teyze kabusu..

Hani o "Gelinim Olur Musun?" programı var ya.. O, tez elden birinci dereceden afat bölgesi ilan edilmeli ve Semra Teyze ismi verilen şiddetli fırtına, tayfun için bütün zarar görenlere tazminat ödenmeli..
Yafu o programa katılan, gerçekte araba, kat; dandikten damat adayı kovalayan kızlar, öyle bir belaya tosladılar ki muayyen günlerini şaşırdılar, haftada bir adet görmeye başladılar..
Yafu bu Semra Teyze yıktı viran etti perdeyi.. Hiç affı filan yok.. Şantaj, tehdit, küfürkafir, korkutma, bezdirme hep onda..
Oğlu Ata'ya kız aramaya gelmiş ama, önce altın vaziyetleri..
Mübarek, tarlaya girmiş orak misali, önüne geleni biçiyor, kaçan kurtulamıyor, çünküm kaçacak yer yok..
Şimdi "Kaimvalde.." denilen tanım, "Ananın yerine kaim olan..", yani "Onun anlamlısı.." demek.. Hani şu kaynana..
Ve de bizlerin ağzında pelesenk bir laftır, "Cennet anaların ayağı altındadır.." diye..
Oradaki kızları bırak, seyirdekilerin de şimdilerde mırıldanır gibi olduklarını sanıyorum: "Öyle cennet, Semra Teyze'nin ayakları altındaki yer, bana uymaz.. Ben cehennemden yer alayım.."
Semra Teyze, programın Usame Bin Ladin'i.. Ne kadar İkiz Kule varsa yaktı, yıktı.. Kızları ruhsal tedavilik hale soktu.. Diğer kaynana namzetlerini uyurgezer etti.. Kadınlar durdukları, oturdukları yerde ağlamaya başladılar..
Semra Teyze'nin bir oğlu var, evlendirmeye getirdiği.. Semra Teyze'nin sabahları ellerini, yüzlerini yıkadığı hiç yok.. Oğlu, her karşılaştıklarında o işi ağzıyla, diliyle yapıyor..
Maşallah ben diyeyim "Topaç.." siz deyin "Fırıldak..", işte öyle bir delikanlı.. Dön baba dönelim.. Arada bir, kameralara karşı ağır kazıyor.. Savurdu mu, mangalda kül yok.. Ve bu sinemanın başrol oyuncusu kızı Sinem.. Ata, kapı aralığından gördüğü kıza anında yangın..
Ve ani bir tirad: "Bundan böyle sen benimsin, namusumsun.."
Ve Semra Teyze de, aslan ve dahi topaç oğlunu bu sevdadan vazgeçirtmek için kızcağıza yoğun bir ateş.. En kibar lafı: "Sürtük, paçavra.."
Ardından açıksaçık, ya da imalı, kinayeli tonla hakaret.. Küfürün her türü..
"Ata.." denilen yiğitte, anasını gördüğünde "Ne demek anacığım.. Dert etme.. Sen istemediğin için bitirdim o işi.." nağmelenmeleri.. Kızla birlikteyken ayrı musiki.. "Bizi ölüm ayırır.. Sensiz hayat bana ölüm.."
Ve Ata, cuşu-huruşa gelip, hafta içinde gizli-saklı kızcağızı yüzükledi ki vah eyvah! Semra Teyze, olayı işittiğinde raconu kesti: "Onun, yüzük taktığı parmağını kırarım.. Onun, bir vuruşta bütün dişlerini dökerim."
Ata'da anında bütün yelkenler suda.. "Sıçtı Cafer bez getirin.." bir haller.. Yüzük fora ve Semra Hanım'a postalama.. "Ben ettim, sen etme.." vaziyetleri..
Kız; eline, parmağına takılan yüzüğü kimseye iade etmedi.. "Ben onu boynuma asarım bir anı olarak.." dedi, benim izlediğim kadarıyla..
Ben söylemişimdir sıkça, kızlarımız delikanlı geçinen gençlerimizden, zaman zaman değil, çoğu zaman daha yüreklidirler..
Semra Teyze'nin taşıdığı soyadı Türk..
Oğlu Ata'ya ne zaman ismi sorulsa, söylüyor ki:
"Ata Türk.."
Ve bir yerlerde okudum ki; kızın, Sinem'in babası demiş ki: "Vuracağım o Ata Türk'ü.."
Siz, içimizdeki, millet değil illet bazıları, böylelerini hep birinci, hep alkışlanacak kişiler olarak seçmeye devam edin.. Allah'ın buyruğu üzerinize olsun..
Fax : 0212 2815840
GÜNCEL
Aman Aman dikkat!
Tanımadığınız kişilere, kapınızı açmayın Kendilerini 'TEDAŞ...
Jale'nin yalanını polis yutmadı
Dayıcığım sakın ölme
Akkaya'ya veda
Banyoda şofben kurbanı oldular
Zorla fuhuş çetesine darbe
Gıcır gıcır devrilesin
SPOR
Kartallar Kartallar 90'da uçtu:2-1
Beşiktaş; Samsunspor ve İstanbulspor maçlarındaki galibiyet serisini...
Orta sahası iyi olan kazanır
Zafer planı
Hak ederek kazandık
Aksilikler bizi buldu
Zafer'e kanca
Schalke kazanır
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
HAVA DURUMU
ISTANBUL - Par. Bul. 9 C,Par. Bul. 4 C
ANKARA - Kapalı 4 C,Kapalı -7 C
IZMİR - Par. Bul. 16 C,Par. Bul. 4 C
ANTALYA - Yağmur 15 C,Yağmur 10 C
ADANA - Par. Bul. 13 C,Par. Bul. 3 C
EKONOMİ
IMKB E: 22,944 D:% 1.16
DOLAR S: 1,442,000 D:% 0.35
EURO S: 1,902,000 D:% -0.05
AKTÜEL
GÜNE BAKIŞ
EKONOMİ
GÜNCEL
     
  Güncel | Yazarlar | Güne Bakış | Ekonomi | Aktüel | Magazin | Spor | Televizyon | Papatya | Astroloji | Ana Sayfa
     
     
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
Merkez Gazete Dergi Basım Yayıncılık Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Üretim ve Tasarım  Merkez Bilgi Grubu