Türkiye Büyük Millet Meclisi karşısında, bir elinde megafon diğer elinde de pankart... Bir vatandaş, savaşlarda çocukların ölmesini protesto ediyor. Kimseye saldırmıyor, kimseye hakaret etmiyor. Aylarca süren bu gösteri, Meclis'in ve polisin tüm engelleme çabalarına rağmen, yargı kararlarıyla devam ediyor. Şimdi ise "Meclis'in karşısında, elinde megafonla tek kişilik gösteri yapmak yasaktır" diye bir kanun çıkartılmak isteniyor.. "Türkiye'de böyle saçma şeyler olur" diye geçireceksiniz içinizden. "Gerçekten böyle bir uygulama ve kanunun Türkiye'de yapılması durumunda, Avrupa ayağa kalkar, AB ile müzakereler suya düşer" diyeceksiniz. İçiniz rahat olsun. Bu protesto Türkiye'de olmuyor, böyle bir kanun da Meclis gündeminde değil. Peki nerede? İngiltere'de! 55 yaşında olan Brian Haw, 1 Haziran 2001'de protestosuna başlamış. Şimdi dışarıda dördüncü kışını geçirmeye hazırlanıyor. Yanında pankartları, megafonu ve uyku tulumu ile. Neredeyse bin 260 günden beri Londra'daki parlamentonun karşısında gösteri yapıyor. Milletvekilleri ve hükümet üyelerinin göreceği bir yerde. Protestonun gerekçesi, Irak'ta ambargo ve savaş nedeniyle ölen çocuklar. Ambargo nedeniyle, her gün 200250 çocuk ölmüş. Iraktaki durum, bu protestonun daha uzun süreceğini gösteriyor.
Defalarcatutuklandı Sürekli protestocunun 7 çocuğu var. Babalarını destekliyorlar. "Babam İkinci Dünya Savaşı'nda, Nazi rejiminin Yahudi soykırımına şahit olmuş" diyor Haw. "Ben de Kamboçya'daki kitle katliamının izlerini gördüm, ama bu da unutuldu" diye tepki gösteriyor. "Tıpkı, Winston Churchill'in, 1919 yılında bir saldırı öncesi, İngiliz koloni askerlerine, 'Bu bedevi Kürt ve Arap kabilelerine zehirli gaz atılması için kararlıyım' dediğini de kimse hatırlamıyor" diye ilave ediyor. Haw'ın bu söylemi ve sürekli gösterisi, yöneticileri kızdırıyor. Nitekim, 2003 yılının Kasım ayında yerel yönetim onun pankartlarıyla volta atışını durdurması için bir karar bile almış. Sürekli protestocu, bir müddet tutuklanmış da. Ancak yüksek mahkemeden beraat kararı çıkmış. 2004 şılının Mart ayında, bir polis pankartlarını almış. Bu sırada polise saldırdığı ve pankartların arkasında bombalı teröristlerin saklanabileceği gerekçesiyle, yine hakim karşısına çıkmış. Mahkeme, bir süre sonra pankartlarını geri verilmesine karar vermiş. Yine Mayıs 2004'te, parlamento başkanının sürekli göstericinin gösteri kurallarına aykırı davranıp davranmadığı yolundaki araştırma emri de beklenen sonucu vermemiş. Nihayet Haw'ı vuracak büyük silah keşfedilmiş gibi. İşçi Partisi'nin grup başkanı ve eski radikal solculardan Peter Hain, organize suçlulukla ilgili kanun tasarısına bir madde ekleyerek, sorunu çözeceğini düşünmüş. Bu madde, bir kişi de olsa parlamento önünde megafon kullanarak gösteriyi yasaklıyor. Haw, "Bir numaralı devlet düşmanı oldum, artık bana saygılı davranılmalıdır" diyerek gülüyor ve ekliyor. "Ama ben Irak'ta çocuklar öldüğü sürece burada kalacağım."