THY'nin yüzde 20'lik bölümü, halka arz yöntemi ile satışa sunuldu. THY'nin halka arzının Özelleştirme İdaresi tarafından merakla izlendiğini tahmin ediyorum. Çünkü uzun süreden beri blok satış yöntemlerinde yaşanan başarısızlıktan sonra, THY'deki halka arz yöntemi ile satış stratejisini değiştirdiği görülüyor. Ancak zamanlama açısından riskli bir dönem. Daha iki hafta önce Coca Cola'nın halka arzında yaşanan başarısızlığın, yatırımcıları ürkütmüş olabileceği yorumları hiç de az değil. Fakat her şeye rağmen THY'nin başarılı bir şirket olması, arkasında T.C. Devleti'nin olması, yatırımcının iştahını kabartıyor. THY'nin halka arzında, bu kez farklı bir yöntem uygulanıyor. Yurt içinde, THY mensupları, bireysel yatırımcılar ile kurumsal yatırımcıların yanı sıra yurt dışında da yerleşik Türk kökenli vatandaşlar ile yurt dışı kurumsal yatırımcılardan oluşan 5 ayrı tahsis grubu belirlenmiştir. Dün başlayan talep toplama işlemi ile halka arz, 24 Kasım günü sona erecek. Hisseler THY mensuplarına indirimli olarak satılacak. Ayrıca, peşin alanlara da belirli oranda indirim yapılacak. KAYNAKYARATIN THY'nin halka arzı başarılı olursa, hükümetin özelleştirme politikasında, değişiklikler yaşanabilir. Çünkü TÜPRAŞ'ta blok satış yönteminde yaşanan başarısızlık ile Telekom ve TEKEL'deki korkulu bekleyiş, özelleştirme yönteminde değişikliklere neden olabilecek gibi görünüyor. Ancak halka arz yöntemi, bir özelleştirme yöntemi değildir. Olsa olsa bir kaynak yaratma yöntemidir. Özelleştirme demek, yarısından fazlasının yönetimi ile birlikte özel sektöre devri demektir. Yönetim, özel sektöre geçmediği sürece, ona "özelleştirme" denilemez. Olsa olsa kamuya kaynak temin etmek için yaratılmış bir modeldir. Çünkü yönetim devlette olmaya devam ediyor. Siyasi otoritenin etkinliği sürüyor. Siyasetin yön verdiği bir ticari işletmenin verimli çalışmadığını hepimiz biliyoruz. Kim ne derse desin, hangi siyasal parti iktidar olursa olsun, THY gibi KİT'ler üzerinde siyasi etkiler oluyor ve olmaya devam edecektir. Eğer bugün THY devlete ait değil de, özel sektöre ait bir şirket olmuş olsaydı, çok daha verimli, daha karlı ve daha iyi hizmet veren bir şirket olacaktı.
BAŞARILIOLABİLİR THY'nin yeni Genel Müdürü Abdurrahman Gündoğdu, her ne kadar siyasal iktidar tarafından bu göreve getirilmiş ise de, özgeçmişi ve eğitimi itibarıyla başarılı bir isim. Fakat Genel Müdür'ün arzu ettiği icraatları bugünkü koşullarda yapması mümkün değil. Çünkü icraatlar siyasi otoritenin arzusuna göre şekillenmektedir. Oysa bugünkü genel müdür, arzu ettiği icraatları yapabilecek bir ortam bulsa, kuşkusuz şirket daha verimli ve karlı hale gelir. THY'nin halka arzı bir özelleştirme olarak değerlendirilmemeli, sadece kaynak yaratan bir model olarak düşünülmelidir. Ancak, buna ve Coca Cola'nın başarısız halka arzına rağmen THY'nin yüzde 20'lik bölümünün satış sürecinin başarılı geçeceğini tahmin ediyorum. 17 Aralık'ta AB'den tarih alınması halinde, fiyatının çok daha yüksek bir rakama ulaşacağını ifade eden yorumlar ağırlık kazanmaktadır.